Maksillofasyal bölgede yüksek enerjili tüfeklerle intihar girişimine bağlı yarlanmalar, hem hasta hem de plastik cerrahlar için oldukça zor, yorucu bir mücadeleyi de beraberinde getirir. Geçmişte bu tür yaralanmalar, debridman ve hemostazı takiben, önce mevcut yumuşak dokunun olabildiğince kapatılması, geç dönemde kemik ve yumuşak doku rekonstrüksiyonu ile tedaviedilmekteydiler. Bu yaklaşım, hastalarda daha sonra onarımı oldukça zor, hatta olanaksız deformitelere yol açması nedeniyle, kliniğimizde de terkedilerek, son beş yılda yaşları 20-27 arasında değişen, hepsi erkek 12 hastaya erken primer definitif tedavi uygulanmıştır. Tüm yaralanmalar yüksek enerjili G-3 piyade tüfeğinin submental yöreye yerleştirildikten sonra ateşlenmesi ile gerçekleşmiştir. Çıkış yeri kranyofasyal yerleşimli olan mermilerin, balistik özellikleri nedeniyle yarattıkları, avulsif, geniş yumuşak ve kemik doku kayıplarının, onarım için, mevcut dokunun primer onarımı, seri konservatif debridman ve erken definitif rekonstrüksiyonu içeren tedavi programının uygulanmasını, bu tür yaralanmalarda ideal yaklaşım olduğunu düşünüyoruz.
Other ID | JA63HY99VY |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 1, 1997 |
Published in Issue | Year 1997 Volume: 5 Issue: 2 |