Türkçede kelimelerin geçtikleri cümlelerde isim,
sıfat ya da zarf olarak görev yaptıkları bağlamdan anlaşılmaktadır. Türkçe
gramerlerde bir vasıf isminin bir ismin önüne getirildiğinde sıfat görevinde
kullanıldığı, kendinden sonraki isim düşürüldüğünde ya da söz konusu vasıf
ismine bir çekim eki getirildiğinde ise adlaştığı ifade edilmektedir. Bu
durumun en önemli nedeni, Türkçedeki isim soylu kelimeleri (isim, sıfat, zarf
vb.) ayrı ayrı bir tür olarak değerlendirme anlayışıdır. Ancak Türkçede
kelimelerin isim, sıfat ve zarf olarak kullanımları şeklî olarak ayırt
edilemez. Güzel, yeşil, zengin, fakir,
sıcak, soğuk ya da iyi, kötü
gibi kelimelerin isim, sıfat ya da zarf olarak kullanımlarını bu hâllerinden
anlamak mümkün değildir. Bunların hangi görevde kullanıldıklarını tespit etmek
için bağlama bakılması gerekmektedir.
Eldeki yazıda bu tür kelimelere adlaşmış sıfat
denilemeyeceği, böyle bir terimi kullanmanın daha başka sorunlara yol açacağı
örnekler ile izah edilmiş ve ulaşılan sonuçlar dikkatlere sunulmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 19, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 1 Issue: 8 |