Tanzimat
edebiyatının ikinci nesline mensup sanatçılarından olan Sâmipaşazâde Sezâi’nin Küçük Şeyler (1892) adlı öykü kitabı,
Türk öykücülüğü üzerine yapılan hemen her çalışmada modern veya batılı tarzda
Türk öykücülüğünün başlangıcı olarak görülmektedir. Edebiyat tarihi
incelemelerinde sıklıkla karşımıza çıkan ve zamanla birlikte belirli normlar
haline gelen bu tip tespitlerin çoğunun anlatıbilimsel incelemelerle ne denli
gerçeği yansıtıp yansıtmadıkları hususu, metin analizlerinin temel
sorunsallarından biridir. Özellikle yeni eleştiri yaklaşımlarıyla beraber,
anlatısal metinleri salt kendi özelliklerinden hareketle okuma denemeleri, şüphesiz bu kez sözünü ettiğimiz normların
yeniden incelenmesi gerekliliğini doğurmuştur.
Bu yazıda
çoğunlukla tarihsel eleştiriye bağlı olarak normlaşan tespitlere karşın, Küçük Şeyler'in ne ölçüde modern/batılı
tarzda öykücülüğümüzün başlangıcı olduğu hususunda metin merkezli bir inceleme
yapılacaktır. Buna bağlı olarak Küçük
Şeyler, -edebiyat
bilimi içerisinde sıklıkla karşımıza çıkan bir olgu olan “modern anlatılar
bireyi anlatır” vurgusuna dayalı olarak- anlatı denen organizmanın kurgulanma sürecindeki temel unsurlardan olan kişiler
ve karakterizasyon bağlamında incelenecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 17, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 1 Issue: 11 |