This study aims to examine the hopelessness and anxiety levels of indivduals who are in the process of divorce or divorced in the context of different socio-demographic variables (gender, education level, income, marriage duration, social support etc.) and to reveal the relationship between their hopelessness and anxiety levels. A total of 103 adults, including 85 women and 18 men, participated in the study conducted using quantitative research method. Personal information form, “state-trait anxiety scale” and “hopelessness scale” were utilized in the research, independent sample t-test, one-way analysis of variance (ANOVA), and Pearson correlation coefficient analysis were used in the analysis of the data. According to findings, the most common reason for divorce is severe conflict between spouses. The vast majority of participants want the divorce themselves, receive social support from their families and experience psychological problems such as fear and anxiety during their divorce process. Additionally, a significant proportion of participants have expressed experiencing psychological problems (fear, anxiety, etc.) during the divorce process. Despite the low levels of state anxiety and hopelessness among participants, their trait anxiety level is moderate. Those who do not receive family support during the divorce process, those who undergo divorce after long-term marriages, those with lower income and education levels, and unemployed individuals have higher levels of state and trait anxiety as well as hopelessness. There is a positive and significant relationship between state anxiety, trait anxiety, and hopelessness.
Bu çalışma boşanma sürecinde olan veya henüz yeni boşanan bireylerin umutsuzluk ve kaygı düzeylerini farklı sosyodemografik değişkenler (cinsiyet, eğitim düzeyi, gelir, evli kalınan süre, aile desteği vb.) bağlamında incelemeyi ve umutsuzlukları ile kaygı düzeyleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymayı amaçlamaktadır. Kantitatif araştırma metoduyla gerçekleştirilen çalışmaya 85 kadın ve 18 erkek olmak üzere toplam 103 yetişkin katılmıştır. Araştırmada kişisel bilgi formu, durumluk, sürekli kaygı ölçeği ve umutsuzluk ölçeği kullanılmış. verilerin analizinde bağımsız örneklem t testi, tek yönlü varyans analizi (ANOVA) ve pearson korelasyon katsayısı analizinden faydalanılmıştır. Bulgulara göre katılımcılar en sık şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmış, çoğunluğu boşanmayı kendileri istemiş, boşanma sürecinde ailelerinden sosyal destek görmüşlerdir. Yine katılımcıların büyük bir oranı boşanma sürecinde psikolojik sorunlar (korku, kaygı vb.) yaşadıklarını ifade etmişlerdir. Örneklemin durumluk kaygıları ile umutsuzluk düzeyleri düşük, sürekli kaygıları ise orta düzeydedir. Boşanma sürecinde aile desteği almayanların, uzun süreli evlilik sonrası boşanma sürecine girenlerin, gelir düzeyi ile eğitim seviyesi düşük olanların ve işsizlerin durumluk ve sürekli kaygıları ile umutsuzluk düzeyleri daha yüksektir. Durumluk kaygı, sürekli kaygı ve umutsuzluk arasından pozitif yönlü yüksek derecede anlamlı ilişki vardır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji (Diğer) |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 13 Mayıs 2023 |
Kabul Tarihi | 12 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 12 Sayı: 1 |