Throughout history, artworks that incorporate the concept and objects of death have been produced in every field of art in relation to the social, economic and cultural connections of the period in which they were made. The tradition of painting, which is based on the Dutch art of the XVII. century and which focuses on objects of death is called vanitas. Vanitas, a type of nature that is dead, virtually attempts to warn the living with representations associated with death such as skulls, dead flowers, extinguished candles and age-worn items: Memento Mori: Remember Death or remember that you will die … Vanitas painting tradition includes a paradox since it is not only an indication of the pleasure presented to human beings by the objective world and of the ownership status, but a reminder of the futility and shortness also a paradox in terms of reminding the futility and fleetingness of worldly possessions and wealth. The objects in these paintings, woven together in an allegorical narrative script, become social and cultural indicators of the changing period, breaking away from the depiction tradition that has continued since the ancient time. This study examines the concepts of life and death with sample works of art via Kalvin references that symbolize the transience of the world
İçerisinde ölüm kavramını ve nesnelerini barındıran eserler, tıpkı diğer sanat eserleri gibi, tarih boyunca üretildikleri dönemin toplumsal, ekonomik ve kültürel olayları ile bağlantı içinde olmuştur. XVII. yüzyıl Hollanda sanatına dayanan ve ölüm nesnelerini konu edinen resim geleneğine vanitas adı verilmektedir. Bir ölü doğa türü olan vanitas resimlerde, kurukafa, solmuş çiçek, sönmüş mum, yıpranmış eşya gibi ölümü çağrıştıran temsiller ile yaşayanlara adeta bir uyarıda bulunmaya çalışır: Memento Mori: Fani Olduğunu Hatırla… Vanitas resim geleneği, nesnel dünyanın insanlara sunduğu haz ve sahip olma statüsünün bir göstergesi olmasının yanında dünya malının beyhude ve kısalığını hatırlatması açısından içerisinde bir paradoksu da barındırır. Alegorik bir anlatım diliyle örülen bu resimlerdeki nesneler, Antik Çağ’dan itibaren süre gelen tasvir geleneğinden koparak değişen dönemin sosyal ve kültürel göstergeleri olur. Bu çalışma, ilk olarak XVII. yüzyıl Hollanda natürmort sanatını, ardından dünyanın gelip geçiciliğini simgeleyen Kalvanist referanslar üzerinden geleneksel vanitas resim anlayışını, en son kısımda ise güncel bir sanatçı üzerinden vanitas kavramını, örnek yapıtlarla irdelemeye çalışacaktır
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 4 Issue: 7 |