Bu makalede Soğuk Savaş'ın sonundan beri Türkiye ve yakın komşuları arasında gelişen geniş ticari, kültürel ve toplumsal ilişkilerinin eşlik ettiği Türkiye'nin coğrafi konumunun Avrupa Komşuluk Politikası'nı geliştirme çabaları için daha esnek bir Şengen vize politikası formüle etmeyi göz önünde bulunduran AB için fırsat sağladığı görüşünü belirtmekteyim. Ayrıca böyle bir politika Türkiye'nin AB'ye entegrasyonunun ekonomik ve siyasi maliyetini azaltabilir. Türkiye'nin üyeliğini savunanlar, Türkiye'nin Avrupa ve Avrupa'nın ötesindeki coğrafya arasında köprü kurma sürecine yardım potansiyeli üzerine vurgu yapmaktadır. Geliştirilmiş ve daha iyi düzenlenmiş bir Türk vize sistemi ve kendini Türk deneyiminden çıkarılacak derslere uyarlayabilen bir Şengen vize politikası, köprü kurma çabasının ve dolayısıyla Avrupa Komşuluk Politikası'nın bir sütunu haline gelebilir.
In this paper, it is argued that Turkey's geographical location, accompanied by the extensive commercial, cultural and social relations that have developed since the end of the Cold War between Turkey and immediate neighbourhood, provides an opportunity for the EU to consider formulating a more flexible Schengen visa policy that can also be in harmony with efforts to develop the European Neighbourhood Policy (ENP). Such a policy can also ease the economic and political costs of Turkey's integration into the EU. This need not necessarily lead to compromising security and border control. A modified and better calibrated Turkish visa regime that is able to adjust itself to the lessons of the Turkish experience could become a pillar of that bridgebuilding effort and hence of the ENP too.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Other ID | JA25NR89TF |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | March 1, 2007 |
Published in Issue | Year 2007 Volume: 4 Issue: 13 |