Petrol ve doğal gaz tüketiminde AB’nin ithal kaynaklara olan bağımlılığının sürekli artması, Birlik içerisinde ciddi bir güvenlik sorunu olarak algılanmaktadır. AB’nin artan enerji ithalatını hangi bölgelerden ve hangi yöntemlerle karşılayacağı sorusu daha da önem kazanmaktadır. Dünyanın en büyük petrol ve doğal gaz rezervleri Orta Doğu, Kuzey Afrika ve içerisinde Rusya’nın da yer aldığı Hazar Havzası’nda bulunmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye’nin Soğuk Savaş sonrası dönemde AB’nin enerji arz güvenliği politikasında önemli bir rol oynayacağı hususu veriler ile tartışmaya açılmaktadır. Türkiye’nin, Orta Doğu ve Hazar Havzası’nın yanı sıra, Afrika enerji kaynaklarının da AB’ye güvenli bir şekilde taşınmasında kilit ülke olabileceği tezi irdelenmektedir. Araştırmanın ilk kısmı, dünya enerji kaynaklarının bölgesel ve ülkesel dağılımını dikkate alarak; AB’nin petrol ve doğal gaz tüketimi, üretimi ve arz güvenliğine yönelik kurumsal düzenlemeleri ve ileriye dönük projeleri üzerinde durmaktadır. Hemen akabindeki bölümde, Türkiye’nin bu yapıda oynadığı ve/veya oynayabileceği roller ortaya konmaktadır. Türkiye’den geçen mevcut ve proje aşamasındaki doğal gaz ve petrol boru hatlarının AB’nin enerji güvenliği politikasına etkisinin irdelendiği son bölümde; Ankara’nın doğru hamlelerle AB’nin enerji tedarikindeki vazgeçilmez partneri haline gelip, bütünleşme sürecinde önemli avantajlar elde edebileceği vurgulanmaktadır.
Growing dependence of the EU on oil and natural gas imports due to its rising consumption and decreasing production comes out as a security problem. Hence, finding an answer to the question of “how and from where will the EU procure its energy demand?” is a challenging initiative. Turkey might have a special role to balance the rising energy dependence of the EU given that it takes place at the very middle of the World’s richest oil and natural gas sources found in the Middle East, North Africa, Eurasia and the Caspian Basin. This geopolitical feature facilitates a mutual cooperation process to be developed between Turkey and the EU in the energy field. As to the structure of this study; it, firstly, elaborates the EU’s supply security policy and its reflections to Turkey in the Post-Cold War Era. It then focuses on the EU’s consumption and production of oil and natural gas, institutional arrangements and prospective projects for the supply security. Finally it examines Turkey’s current and future role in this policy to conclude that cooperation in energy will support European security and accelerate Turkey’s integration process with the EU
Other ID | JA85DC96NM |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2008 |
Published in Issue | Year 2008 Volume: 5 Issue: 20 |