Abstract
Bu makale Soğuk Savaş sonrasında ‘Avrasya’ ve ‘Avrasyacılık’ kavramlarının Türkiye’de değişik aktörler tarafından
kullanılmasını incelemektedir. Makalenin iki ana savı vardır. İlki, Rus Avrasyacılığıyla karşılaştırıldığında bir ‘Türk
Avrasyacılığı’’ndan bahsetmek pek mümkün görünmemektedir. Buna rağmen, bu makalede, Türkiye’de Avrasya
ve Avrasyacılığın kullanımı kısaca Türk Avrasyacılığı terimi ile karşılanmıştır. İkincisi ise, Avrasya ve Avrasyacılık
kavramının, farklı dönemlerde, Türkiye için bir kimlik oluşturmakta kullanıldığı gibi, Türkiye’nin başta Sovyet
sonrası alan olmak üzere, zaman zaman da Balkanlar ve Afrika’daki siyasi, ekonomik ve stratejik çıkarlarını
meşrulaştırmak ve gerçekleştirmek için bu terimden faydalandığıdır. Çeşitli devlet ve devlet dışı aktörler, yeri
geldiğinde bu terimleri, kimi zaman Türkiye’nin Türk Cumhuriyetleri ile olan ilişkilerini meşrulaştırmak, kimi zaman
Rusya yanlısı politikalarının altını çizmek ya da Osmanlı İmparatorluğu’nun bir zamanlar sahip olduğu topraklarda
bir nüfuz alanı tesis etmek veya daha yakın dönemde, Batı-karşıtlığını kamufle etmek için kullanmışlardır.