Tarih boyunca Türklerin, devletlerinin gücü ve refahı seviyesinde eğitime ayırdığı bütçe de eğitim politikalarıyla beraber değişmiştir. Her dönem toplumun işleyiş ve ihtiyaçlarına göre planlanmış, yeni kurum ve yayınlara ihtiyaç duyulmuştur. İslamiyet’ten sonra Arapça ve Farsçadan etkilenen kurum ve yayınlar; Tanzimat döneminde Fransızcanın etkisiyle biçimlenirken Meşrutiyet döneminde köklü ve yoğun bir reformla ilerleme kaydetmiştir. Modern okullara ve Türkçe ile eğitime geçiş 1838’de askeri tıp okullarıyla başlamıştır. 1846’da Meclis-i Maarif-i Umumiye kurulmuş, 1848’de ilk akademi diyebileceğimiz Encümen-i Dâniş açılmış, 1867’de açılan Mekteb-i Tıbbiye-yi Mülkiye’de Türkçe eğitime başlanmıştır. Yeni açılan Rüştiyeler için Cevdet Paşa Kavaid kitabını yazmıştır. Yine ordu bünyesinde 1845’te açılmaya başlanan idadilerde mükemmel Türkçe ve kitabet ve inşa dersleri verilmiştir. Bu okullarda okutulmak üzere Tahir Kenan’ın Kavaid-i Türkî, Recaizade Mahmut Ekrem’in Talim-i Edebiyat ve Muallim Naci’nin Islahat-ı Edebiyye’si kaleme alınmıştır. Bir önceki devir bir sonraki devrin fikir babası olduğu için yaşanan her dönemi iyi tahlil etmek geleceğe daha iyi yön verecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 3 Sayı: 1 |