Amaç: Bu çalışmanın amacı, Karabük’te bir özel hastanede görev yapan sağlık çalışanlarının iş doyumu ve tükenmişlik düzeyleri ile ilişkili faktörlerin belirlenmesidir. Gereç ve Yöntem: Kesitsel çalışma, 2017 yılında gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın hedef popülasyonu, özel hastanede görev yapan sağlık ve yardımcı sağlık hizmetleri sınıfındaki 210 çalışandır. Çalışmada örnek seçilmemiş olup, hedef populasyonun %81,9’una (n=172) ulaşılmıştır. Veriler, kişisel bilgi formu, İş Betimlemesi Ölçeği, Maslach Tükenmişlik Ölçeği ve İsveç İş Yükü- Kontrol-Destek Anketi aracılığı ile toplandı. Verilerin univariate analizlerinde ki-kare ve bağımsız iki grupta t testi uygulandı. Bu testler sonucunda anlamlı bulunan değişkenler (p<0,05) binary lojistik regresyon modeline alındı. Bulgular: Çalışma grubunun %52,9’u 30 yaş altında ve %72,1’i kadındır. Çalışanların iş doyum puan ortalaması 168,8±29,6, duygusal tükenme puan ortalaması 13,8±7,8, duyarsızlaşma puan ortalaması 3,8±1,2 ve kişisel başarı puan ortalaması 7,5±4,6 idi. İş doyumu puanları ile tükenmişlik alt boyutlarından alınan puanlar arasında negatif yönlü korelasyon saptanmıştır. İş güvencesi konusunda kaygı duyma iş doyumunu 7,6 kat azaltırken; duygusal tükenmeyi 6,4 kat, duyarsızlaşmayı 4,6 kat, kişisel başarısızlık hissini 4,4 kat artırıyordu (p<0,05). Artan iş yükü puanı, duygusal tükenmeyi 1,2 kat artırmaktadır (p=0,009). Sosyal destek puanının artışı, tükenmiş açısından koruyucu bir faktör olarak ortaya çıkmıştır (OR= 0,8). Sonuç: Çalışmada iş güvencesizliği, artan iş yükü ve düşük sosyal destek çalışanların iş doyumunu azaltan, tükenmişlik düzeyini artıran faktörler olarak belirlenmiştir. Çalışma, özel sektörde hizmet veren sağlık çalışanlarının çalışma ve özlük koşullarının iyileştirilmesine olan gereksinimi vurgular.
Aim: The aim of this study is to determine the factors related to the job satisfaction and burnout levels of healthcare professionals working in a private hospital in Karabuk. Methods: The cross-sectional study was carried out in 2017. The target population of the study is 210 employees in the health and auxiliary health services class working in a private hospital. Data were collected through the personal information form, the Job Description Scale, the Maslach Burnout Scale, and the Swedish Workload-Control-Support Questionnaire. In the univariate analysis of the data, chi-square and Student’s t-test were used. Variables found to be significant (p<0.05) as a result of these tests were included in the binary logistic regression model. Results: 52.9% of the study group were under 30 years old and 72.1% them were women. The average scores of the employees were 168.8±29.6 for job satisfaction, 13.8±7.8 for emotional exhaustion, 3.8±1.2 for depersonalization, and 7.5±4.6 for personal accomplishment. A negative correlation was found between job satisfaction scores and burnout sub-dimensions scores. Concern about employment security reduces job satisfaction by 7.6 times; it increased emotional exhaustion 6.4 times, depersonalization 4.6 times, and the feeling of personal failure 4.4 times (p<0.05). Increasing workload score increased emotional exhaustion 1.2 times (p=0.009). The increase in social support score emerged as a protective factor for burnout (OR= 0.8). Conclusion: In the study, concern about employment security, increased workload and low social support were determined as the factors that decrease the job satisfaction and increase the level of burnout of health workers. The study emphasizes the need to improve the working conditions and personal rights of healthcare professionals working in the private sector.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Hizmetleri ve Sistemleri (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 3 |