Dünyamızdaki düzenin belirli
bir sistem dâhilinde devam etmesi için Yüce Yaratıcı varlıklarla ilgili genel
denge kanunları koymuştur. Allah Teâlâ’nın dünyada koyduğu bu dengenin ana
unsurlarından biri de hiç şüphesiz hayvanlardır. Dünyadaki denge ve düzenin
sağlanması, gerek ehlî gerekse de vahşi tüm hayvanların himaye edilmesine
bağlıdır. Dinimiz de hayvanların muhafazasıyla ilgili önemli ilkeler ortaya
koymuştur. Dinimizin ortaya koyduğu bu ilkeler, muhtevası itibariyle evrensel
ve çağlar üstü bir niteliğe sahiptir. Öyle ki bundan on dört asır önce Hz.
Peygamber’in (s.a.s) hayvanların himayesi, beslenmesi, barınması, neslinin
korunması vb. konularda hayvan haklarına dair ifade, uygulama ve ikazları
günümüz hayvan hakları konusunda tespit edilen evrensel kanunlarla bire bir
örtüşmektedir. 15 Ekim 1978 tarihinde Paris’teki UNESCO Merkezi’nde açıklanan
ve on dört maddeden oluşan Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi incelendiğinde
burada belirtilen hususların Hz. Peygamber tarafından açıkça ifade edildiği
görülmektedir. İşte bu çalışmada Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde
bulunan on dört maddenin Hz. Peygamber’in Sünneti’nde sözlü ve fiili olarak
nasıl yer aldığı tesbit edilmeye çalışılmıştır.
The Almighty Creator has made general equilibrium law related to the presence to keep the order in our world within a particular system. Undoubtedly, one of the main elements of the balance that Allah Ta’ala puts in the world are animals. Ensuring the balance and order in the world depends on the patronage of both all domestic and wild animals. In fact, our religion has also revealed important principles concerning the protection of animals. Considering their content, these principles put forward by our religion have a universal and beyond ages quality. In fact, the Prophet’s (pbuh) statements, practices and warnings on issues about animal rights such as the protection, nutrition, accommodation of animals, the protection of their generation etc. fourteen centuries ago correspond to the universal laws present ones detected in animal rights. When the Universal Declaration of Animal Rights declared on October 15, 1978 at UNESCO Center in Paris and consisiting of fourteen items are examined, it seems that the issues herein expressed were explicitly stated by the Prophet. In this study, it is aimed to determine how these fourteen items in the Universal Declaration of Animal Rights take part in the Prophet’s Sunnah as verbally and actually.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | January 15, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 3 Issue: 5 |