Mine hipoplazisi anterior dişlerde sıklıkla görülen ve estetik problemlere neden olan gelişimsel defektlerden biridir. Bu vakaların estetik sorunları ön planda olmakla beraber, kliniğe başvurma sebepleri arasında hassasiyet şikayetleri de önemli bir yer tutmaktadır. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Restoratif Diş Tedavisi Kliniğine başvuran hastanın ön grup dişlerinde mine hipoplazisi tespit edildi. Hasta bilgilendirilip gerekli tedavi yöntemleri anlatıldı. Uygulama kolaylığı, hastanın koltukta kalış süresinin kısa olması ve estetiğin kolayca sağlanabilmesi gibi avantajları göz önünde tutularak hastaya direkt kompozit rezin restorasyon uygulanmasına karar verildi. Minenin hipoplazik bölümü kaldırıldıktan sonra dişin labiali, %37 fosforik asit ile 30 saniye boyunca asitlendi. Asitlenen diş yüzeyi yıkandı ve hava ile kurutuldu. Üniversal adeziv uygulamasının ardından 10 saniye süreyle LED ışık cihazıyla adeziv sertleştirildi. Tabakalama tekniği uygulanan kompozit rezin materyalin polimerizasyonu sağlandı. Restorasyonun tamamlanmasının ardından polisajı yapıldı. Tedavinin bitiminden sonra hastanın 1. ay, 6. ay, 1 ve 2 yıllık kontrolleri yapıldı. Bu kontrollerde direkt kompozit rezin uygulaması sonucu ortaya çıkan estetiğin hem hasta açısından hem de klinik açıdan kabul edilebilir seviyede olduğu tespit edildi.
Enamel hypoplasia is one of the developmental defects that are frequently seen in anterior teeth and cause aesthetic problems. Although the aesthetic problems of these cases are at the forefront, complaints of sensitivity also have an important place among the reasons for applying to the clinic. Enamel hypoplasia was detected in the anterior teeth of the patient who applied to Van Yüzüncü Yıl University Faculty of Dentistry Restorative Dentistry Clinic. The patient was informed and the necessary treatment methods were explained. It was decided to apply a direct composite resin restoration to the patient, considering its advantages such as ease of application, a short stay in the chair, and aesthetic convenience. After carefully removing the hypoplastic part of the enamel, the labial part of the tooth was etched with 37% phosphoric acid for 30 seconds. The excised tooth surface was thoroughly washed and air-dried. After the universal adhesive application, the adhesive was cured for 10 seconds with the LED device. The polymerization of the composite resin material, on which the layering technique was applied, was achieved. It was polished after the restoration was completed. After the end of the treatment, the patient was followed for 1 month, 6 months, 1 year, and 2 years. In these controls, it was concluded that the aesthetics that emerged as a result of direct composite resin application were at an acceptable level both for the patient and clinically.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Restorative Dentistry |
Journal Section | Case Report |
Authors | |
Publication Date | August 29, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 3 Issue: 1 |