Göç kavramı, küresel sosyo-kültürel boyutuyla müzeyi kültürlerarası etkileşimin ve çeşitliliğin merkezi haline getirmiş ve çokkültürlü toplumların buluşma noktası olarak belirlemiştir. Göç yoluyla ülke değiştiren kitlelerin kendi değerlerini göç ettikleri ülkelerin geleneksel değerler sistemine, kültürel normlarına ve sosyal kodlarına uyarlamak durumunda kalmaları ve bu süreçte yeni kültürel çevreye uyum sağlamayı bütünüyle reddetmeleri söz konusudur. 2008’in Avrupa’da Kültürlerarası Diyalog Yılı ilan edilmesiyle, göçle büyüyen Avrupa ülkelerinde kültürlerarası diyaloğu sağlamak, kültürlerin benzerliklerini ve farklılıklarını farkındalıkla benimsemelerini sağlamak, kültürel çeşitliliği iletişim ve etkileşim aracılığıyla öğrenmelerini, ortak amaçları paylaşmalarını, iş birliğiyle hareket etmelerini ve kültürel platformlarda ortaklıklar kurmalarını kolaylaştırmak için müze projeleri hayata geçirilmiştir. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’da ihtiyaç duyulan yeni iş gücünü karşılamak üzere çağrılan, zamanla Avrupa ülkelerine yerleşip bu ülkeleri yurt edinen yabancılar ile siyasi ve sosyo-ekonomik değişimler nedeniyle ülkelerini terk ederek Avrupa’ya sığınan farklı etnik kökenli grupların talebi ev sahibi kültürle bütünleşmek ve bu süreçte siyasi vatandaşlığın ötesinde kültürel ve etnik kimliklerinin, inançlarının ve yaşam biçimlerinin tanınmasıdır. Bütünleşme çalışmalarında müzelerin referans noktası öncelikle eğitim olmuştur. Eğitim müze için, kültürel çeşitliliğin sürdürülebilirliği ve müze, kültürlerarası etkileşimin sağlanması için önemli bir unsurdur. UNESCO Kültürel Çeşitliliği Keşfetmek ve Kültürlerarası Diyalog Raporu’na göre 21. yüzyıl “birlikte yaşamak için birlikte öğrenme” dönemidir. Avrupa müzeleri, birlikte öğrenme döneminde “farklı kültürlere saygı” temasıyla başlattığı eğitim çalışmalarını, Avrupa Birliği’nin ortak sorunu haline gelen mülteci ve göçmenlerin toplumla bütünleşmesine ilişkin çalışmalara doğru yöneltmiştir. Bu çalışmada, müzelerin “toplumla bütünleşme” sürecinde aracılık etme ve politika oluşturma biçimleri çokkültürlü Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen koleksiyon oluşturma, sergileme, tanıtım ve müze eğitimi vb. alanlardaki örneklerle tartışılmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Other Fields of Education |
Journal Section | Compilation |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 14 Issue: 1 |
Creative Drama Journal by Cagdas Drama Derneği is licensed under Attribution-NonCommercial 4.0 International