COVID-19 pandemisi küresel ekonomi ve ticaret alanında daha önce eşi benzeri görülmemiş büyüklükte bir krize yol açmıştır. Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemiz ticaret hayatında da pandeminin olumsuz etkileri yoğun bir şekilde kendisini hissettirmiş ve hissettirmeye devam etmektedir. Bu çerçevede, pandemi sebebiyle ticari işletmelerin iş hacminde meydana gelen azalmanın sebep olduğu gelir kaybının sonucu olarak, tacirlerin ticari faaliyetleri kapsamında pandemiden önce akdettikleri sözleşmeler uyarınca üstlendikleri edimleri mevcut haliyle ifa etmeleri son derece zorlaşmıştır.
Dolayısıyla, pandeminin tacirlerin ticari faaliyetleri kapsamında akdettikleri sözleşmelerden doğan yükümlülükler üzerinde hukuki açıdan bir etkisi olup olmadığının irdelenmesi ve eğer varsa bunun hukuki dayanaklarının ortaya konulması gerekmektedir. Bu çalışmanın temel amacı, COVID-19 pandemisinin tacirlerin ticari faaliyetleri kapsamında akdettikleri sözleşmelerden doğan yükümlülüklerin hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesinin hukuki sonuçlarından tamamen ya da kısmen kurtulmalarını haklı kılan ya da onlara bu yükümlülüklerinin içerik ve şartlarında değişiklik yapılmasını talep hakkı tanıyan bir durum olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunun, TTK m. 18/2 hükmünde yer alan basiretli iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğü bağlamında tartışılmasıdır.
Basiretli iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğü, tacirler açısından borçların ifasında objektif ve ağırlaştırılmış bir özen yükümlülüğü getirmektedir. Bu haliyle, basiretli iş adamı ölçütü bir “kusur ölçütü” niteliğini taşır ve tacirin ticari faaliyetlerinde ihmal şeklinde ortaya çıkan kusurunun tespitinde dikkate alınır . Basiretli iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğünün tacirler için getirdiği objektif ve ağırlaştırılmış özen ölçütünün gereği olarak, tacir olmayan kişiler açısından kusur sayılmayacak davranışların tacirler açısından kusur olarak değerlendirilmesi mümkündür . Bu çerçevede, mücbir sebep ve beklenmeyen hal sayılan hallerin de tacirler açısından daha dar bir kapsamda belirlenmesi gerekir.
Bu bağlamda, COVID-19 pandemisinin geçici ifa imkansızlığından kaynaklanan borçlu temerrüdü (TBK m. 117) ve borcun hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesi (TBK m. 112) durumlarında, borçlu tacirler açısından kusursuzluğun ispatlanması suretiyle tazminat borcundan kurtulmayı sağlayan bir mücbir sebep ya da beklenmeyen hal veya sözleşmenin mevcut şartlarda ifasını aşırı güçleştiren bir durumun ortaya çıkması nedeniyle sözleşmenin uyarlanmasını talep etme ya da sözleşme dönme hakkını veren “öngörülmez” bir olay olarak nitelendirilmesinin mümkün olup olamayacağı hususlarının, tacirlerin basiretli iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğü dikkate alınarak tartışılması gerekmektedir.
Covid-19 Pandemi Basiretli İş Adamı TTK m. 18 Sözleşmeden Doğan Yükümlülükler
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Ekim 2020 |
Gönderilme Tarihi | 23 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 2 Sayı: 2 |