İslam hukuku ile common law arasında kimi alanlardaki benzeşim, bu hukuk sistemlerinin karşılıklı etkileşimini akla getiriyordu. Yapılan bilimsel çalışmalar bu etkileşimin karşılıklı olmaktan daha ziyade tek taraflı olduğunu destekler mahiyette idi. Bu alandaki ilk kıvılcımın “trust” kurumunun kökeni araştırılırken ortaya çıktığını ifade etmek mümkündür. Bu yüzyılın ortalarında Henry Cattan bu etkiyi en yüksek perdeden dillendirdi. Aynı alanda çalışmalar ardı ardına devam etti. Monica M. Gaudiosi, kendisinden önceki araştırmacının iddialarını teyit etmekle kalmamış, İngiliz medeniyetinin eşsiz eğitim kurumu Oxford’un kurumsal yapısını İslami vakıf kurumuna borçlu olduğunu iddia etmiştir.
Akademik çalışmalar etki alanlarını genişlettikçe bu etkinin kısmi değil genel olduğuna dair kanaatleri doğruluyordu. Ancak genel bir etkiden bahsedebilmek için çok daha fazla veriye ihtiyaç vardı. Aksi takdirde bu iddia, akademik anlamda temelsiz bir iddia olarak bilimsellik düzeyine ulaşmamış olacak ve bir temenniden hatta vehimden ibaret kalacaktı. George Makdisi İslami eğitim kurumları, bu arada medrese eğitiminin İngiliz kültürü üzerindeki etkisine dair son derece ciddi araştırmalar yaptı ve bu alana ilişkin iki eser ortaya koydu.
Konu ikinci kuşak araştırmacıların da ilgi alanı içinde olmayı sürdürdü. Baba Makdisi’nin araştırmalarına oğul Makdisi yenileriyle katkı sağladı. Araştırma verileri kısmi etkiden genel ve tümel bir etkiye işaret ediyordu. Nihayet J. Makdisi, kendisinden önceki tüm akademik ve bilimsel araştırmaları da arkasına alarak en güçlü ifadeyle şu iddiayı dillendirdi:Common law sistemini etkilemesi mümkün ve muhtemel tüm hukuk sistemleri, bu hukuk anlayışı ile doku farklılığına sahiptir. Bu nedenle sadece bir tek hukuk sisteminin etkisinden bahsedilebilir, o da İslam hukukudur.
İslam hukukunun İngiliz Common law hukuk anlayışını hem kurumsal hem de kuramsal olarak etkilediği hatta onu şekillendirdiği yönündeki tez üzerinde araştırmalar yapan St.Thomas Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Gonzalez, Makdisi’nin görüşlerini son derece kışkırtıcı ve bir o kadar da ikna edici bulduğunu ifade eder. Makdisi’nin bu etkileşim için makul bir güzergâh çizebilmiş olmasını tezin en güçlü yanı olarak zikreder. Görev yaptığı hukuk fakültesinde Mülkiyet Hukuku Derslerine giren Gonzalez kendi payına ve kendi dersi açısından etkileşim alanının belki küçük olduğunu ama böyle bir kültürel etkileşimin kaynağını bilmenin son derece önemli olduğunu vurgular. Gonzalez, Makdisi’nin bu iddiasının bilimsel mahfillerde yeterli ilgi ve desteği görememesinin temel nedeni olarak Oryantalizmin ideolojik gücüne işaret eder. İslam düşmanlığı/karşıtlığının yaygınlık kazandığı bir döneme denk gelmesinin bireysel kanaatleri etkilemiş olabileceği gerçeğini de göz ardı etmez, ancak asıl baskının Oryantalizmin ideolojik gücünden kaynaklandığını vurgular.
Bu iddia ilkten duyanların kolaylıkla kabul edebilecekleri bir husus olmadığını belirtmemiz gerekir. Ayrıca bu tez, ideolojik bir yaklaşımı barındırdığı kuşkusu bir yana bu alandaki araştırmacıların da ifade ettiği gibi iddianın çok kışkırtıcı olduğunun da farkındayız. Bu alanda seri halde yayımlayacağımız çalışmaların ilki olarak bu makalede, genel bir değerlendirme yapacağız. Kurumsal ve kuramsal benzerlikleri sonraki makalelerde geniş olarak ele alacağız.
The similarities between Islamic law and common law in certain areas suggest the possibility of mutual interaction between these legal systems. However, scientific studies indicate that this interaction is more one-sided than reciprocal. It can be said that the first spark in this area emerged while researching the origins of the "trust" institution. In the mid-20th century, Henry Cattan expressed this influence most prominently. Subsequent studies in this area continued in succession. Monica M. Gaudiosi not only confirmed the claims of previous researchers but also argued that the unique educational institution of English civilization, Oxford, owes its institutional structure to the Islamic waqf system.
As academic studies expanded their scope, they confirmed the belief that this influence was not partial but general. However, much more data was needed to speak of a general influence. Otherwise, this claim would remain unscientific and be considered a mere wishful thought or even a delusion. George Makdisi conducted serious research on the influence of Islamic educational institutions, particularly the madrasa system, on English culture, and produced two works in this field.
The subject continued to interest second-generation researchers. The younger Makdisi contributed new findings to the research of the elder Makdisi. The research data indicated a shift from partial to general and universal influence. Finally, J. Makdisi, building on all previous academic and scientific research, boldly asserted that all legal systems that could possibly influence the common law system have structural differences with this legal understanding. Therefore, only one legal system can be mentioned as having an influence, and that is Islamic law.
Professor Dr. Gonzalez, a faculty member at St. Thomas University School of Law, who conducts research on the thesis that Islamic law influenced and even shaped English common law both institutionally and theoretically, found Makdisi’s views extremely provocative yet convincing. He noted that Makdisi’s ability to outline a plausible path for this interaction was the strongest aspect of the thesis. Gonzalez, who teaches Property Law at the law school where he works, emphasizes that while the area of interaction may be small for his course, knowing the source of such cultural interaction is extremely important. Gonzalez points to the ideological power of Orientalism as the main reason why Makdisi’s claim did not receive sufficient attention and support in scientific circles. He acknowledges that the prevalence of Islamophobia and anti-Islam sentiment might have influenced individual opinions during that period, but he stresses that the primary pressure stemmed from the ideological power of Orientalism.
We acknowledge that this claim is not something that those hearing it for the first time can easily accept. Furthermore, aside from the suspicion of an ideological approach, as expressed by researchers in this field, we are aware that the claim is very provocative. As the first in a series of articles we will publish, this article will provide a general assessment. We will extensively examine institutional and theoretical similarities in subsequent articles.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law and Religion |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 24, 2025 |
Submission Date | August 22, 2024 |
Acceptance Date | October 17, 2024 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 22 Issue: 1 |