Nietzsche, Postmodernizm tartışmalarında en çok referans verilen düşünürlerden biridir. Aydınlanma, Evrim Teorisi, diyalektik, alilik, ahlak gibi temel kavramların eleştirisine yoğunlaşmıştır. Bir yandan Hıristiyanlığı eleştirirken diğer yandan da Aydınlanma geleneğinin evrenselci ve ahlaki yöntemine saldırır. Nietzscheye göre, her iki yaklaşımda, yaşam kavramını olumsuzlamaktadır. Bu yüzden modern öznenin nihilist bir karakterde olduğunu ifade eder. Bu bağlamda çalışmamızda, Nihilizmden kurtuluşu sağlayacak yöntemin ne olduğu? Sorusunu yanıtlamaya çalışacağız. Yani insan yaşamını olumlayan minör ahlaki değerlerin yeniden yaratılmasını olanaklı kılan yaklaşımın ne olduğunu irdelemeye çalışacağız. Modernlik olarak adlandırdığımız sürecin analizine nereden ve nasıl başlayabiliriz? Literatürde yukarıdaki sorunun cevabıyla ilgili farklı bakış açıları bulunmakla beraber, bu konuda Marshall Berman, Katı Olan Her Şey Buharlaşıyor (2014) isimli eserinde, üç aşamalı bir çözümleme önermektedir. Bermanın çözümlemesinde, 16. Yüzyıldan 18. Yüzyıla kadar uzanan süreç, birinci evre olarak tarif edilir. Bu evrede, çok önemli siyasi dönüşümler yaşanmıştır.
Nietzsche is one of the most referred philosopher in postmodernism debates. He focused on the criticism of basic concepts such as Enlightenment, Theory of Evolution, dialectics, rationalism, morality. On the one hand he criticizes Christianity and on the other hand he attacks the universalist and moral method of the tradition of the Enlightenment. According to Nietzsche, both approaches negate the concept of “life”. That is why he expresses that modern subject is a nihilistic character. In this context, we will try to answer following the question ofwhich method can cope up NİETZSCHE’NİN AHLAK ELEŞTİRİLERİ BAĞLAMINDA MODERN ÖZNEYİ TAHAYYÜL ETMEK with Nihilism?In other words, we will try to respond the what is the possible approach to recreating the minor moral values that affirm human life
Other ID | JA22CA35TF |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | May 1, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Issue: 3 |