Amaç: Bu çalışmanın amacı Türkiye’nin bir şehrindeki travmatik omuz çıkıklarının demografik ve klinik özelliklerini araştırmaktı.
Çalışma planı: Diyarbakır ilinde iki hastanenin acil bölümüne Ocak 2008 ila Aralık 2010 tarihleri arasında glenohumeral omuz çıkığı ile başvuran olguların dijital veri tabanları incelenmesinde insidans, demografik ve klinik özellikler, nüks, ilgili yaralanmalar ve yaralanma mekanizmaları değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya omuz çıkığı geçiren ve ortalama yaşı 37.2±21.3 olan 208 olgu (165 erkek, 45 kadın) alındı. Primer omuz çıkıklarının genel insidans yılda 100.000 kişide 5.3 olarak saptandı. Çıkıkların yaş dağılımının insidansı iki noktada pik yaptı; çoğunluğu (%96.5) erkek olan 21-30 yaş grubu ve çoğunluğu (%66.7) kadın olan 61-70 yaş grubu. Yüz yetmiş iki olguda (%82.7) primer omuz çıkığı, 36 olguda (%17.3) ise tekrarlayan omuz çıkığı vardı. Tekrarlayan omuz çıkığı olan olguların yaş ortalaması primer omuz çıkığı olanlara göre daha düşüktü (ortalama yaş, sırasıyla, 29.7±14.5 ve 38.8±22.2; p=0.020). Çalışmada 195 (%93.4) anterior çıkığa rastlandı. Yaralanma mekanizması 155 olguda (% 74.5) düşme idi. Yüz altmış beş olguda (%79.3) acil serviste başarılı redüksiyon sağlandı. Kırk üç olguya (%20.7) ise genel anestezi altında redüksiyon uygulandı.
Çıkarımlar: Genel insidansı yılda 100,000 kişide 5.3 olarak bulunan travmatik omuz çıkıklarına ait bu veri daha önce yapılmış çalışmalarda bulunanlardan daha düşüktü. Çıkıkların demografik özellikleri popülasyon piramidiyle ilişkili olarak farklılıklar gösterdi.
Objective: The aim of this study was to investigate the demographic and clinical characteristics of traumatic shoulder dislocations in an urban city of Turkey.
Methods: The digital patient database was reviewed to identify all patients with glenohumeral dislocation of the shoulder admitted to the emergency departments of the two hospitals in Diyarbak›r between January 2008 and December 2010. Incidence, demographics, clinical characteristics, recurrence, associated injuries, and mechanism of injury were evaluated.
Results: Two hundred and eight patients (163 male, 45 female; mean age: 37.2±21.3) experienced traumatic shoulder dislocation during the study period. The overall incidence of primary shoulder dislocations was 5.3 per 100,000 person-years. Age distribution peaked between 21 and 30 years (96.5% male) and between 61 and 70 years (66.7% female). Primary shoulder dislocation occurred in 172 patients (82.7%) and recurrent dislocations in 36 (17.3%). Patients with recurrent shoulder dislocations were younger than those with primary dislocations (mean age, 29.7±14.5 and 38.8±22.2, respectively; p=0.020). There were 195 (93.4%) anterior dislocations. The mechanism of injury was falls in 155 (74.5%) cases. Reduction was achieved in 165 patients (79.3%) in the emergency department. General anesthesia was used for 43 patients (20.7%).
Conclusion: The 5.3 per 100,000 person-years incidence of traumatic shoulder dislocations in Turkey was much lower than previous studies. Demographic characteristics also showed various differences closely related to the population pyramid.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Orijinal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Haziran 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 47 Sayı: 3 |