Türkiye’nin en batı ucunda yer alan Gökçeada’da bodur çalılı mera ve ormanlar önemli bir yere sahiptir. Meraların tamamına yakını aptesbozan çalısı ile kaplıdır. Bu çalı yoğun dikenlere sahip olduğundan, Gökçeada’ya özgü koyun ve keçiler bile zor otlamaktadır. Bu yüzden meralar verimli bir şekilde değerlendirilememektedir. Meraların otlanabilmesini artırmak için Ada’nın Kaleköy köyü Yıldız koy mevkiindeki bodur çalılı merada 23–24 Ekim 2010 tarihinde sökme, yakma ve biçme ile aptesbozan mücadelesi yapılmıştır. Ayrıca kontrol olarak doğal mera alınmıştır. Mayıs 2012 tarihinde meranın kuru madde verimi ile aptesbozanın boyu, çapı, kaplama alanı ve hacmi belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre; doğal merada aptesbozan çalısı 899,3 g/m2 (%99,7) kuru madde oluştururken, otsu türler 2,5 g/m2 (%0,3) kuru maddeye sahip olmuştur. Bitki örtüsünde aptesbozanı uzaklaştırmak için yapılan uygulamalar sonrasında, bitki bileşimindeki aptesbozan kütlesi, biçilen parsellerde ortalama 158,9 g/m2, sökülen parsellerde 118,9 g/m2 ve yakılan parsellerde ise 84,5 g/m2 olarak belirlenmiştir. Meradaki otsu türlerin kuru madde miktarları ise aynı sırayla 31,3, 18,5 ve 39,6 g/m2 olmuştur. Dolayısıyla yapılan ıslah uygulamaları ile meradaki toplam kuru madde kütlesi %78,9–86,2, aptesbozan kütlesi ise %82,3–90,6 arasında azalmıştır. Otsu türlerde ise yaklaşık 7,5–16,0 kat artış görülmüştür. Sökme, yakma ve biçme uygulamaları aptesbozanın boyunu yaklaşık %50, taç çapını %67, taç kaplama alanını %89 ve taç hacmini %95 düzeyde azaltmıştır. Özellikle yakma uygulamasında bu azalma daha fazla olmuştur. Aptesbozanın yoğun olduğu otlatma alanlarında, hayvanları yararlanmasını artırmak için bu çalı ile mücadele edilmelidir. Bu mücadelede sökme, yakma ve biçme gibi uygulamalara yer verilebileceği gibi kimyasal mücadele de yapılabilir. Mücadelede başarının devamlılığı için otlatma düzenlenmeli ve özellikle keçiler ekosistemden uzaklaştırılmamalıdır
Located in the western point of Turkey, forests and shrublands are important for the island of Gökçeada. Almost all of the pasture surfaces are covered mainly with Sarcopoterium spinosum L., a common weed which has intensive thorns to makes it harder to be consumed even for the local sheeps and goats of Gökçeada; being main cause of inefficiency for the island pastures. In order to improve these pastures, ripping, burning and cutting applications are utilized separately as in plot order, in the shrublands of Kaleköy and Yıldız cove to control Sarcopoterium spinosum L. at 23–24 October 2010. Natural meadow is considered as the control plot and compared with the trials. In May 2012, samples are examined and total dry matter weight of pasture along with length, diameter, coverage and total volume of Sarcopoterium spinosum L. are calculated. Bushes of Sarcopoterium spinosum L. in natural pasture had 899.3 g/m2 (99.7%) total dry matter while grassy species had only 2.5 g/m2 (0.3%). After weed management applications, final total dry matter weight of Sarcopoterium spinosum L. were 158.9 g/m2, 118.9 g/m2 and 84.5 g/m2, while the total weight of grassy species were 31.3 g/m2, 18.5 g/m and 39.6 g/m2 for cutting, ripping and burning plots, respectively.These results show that management applications reduced total dry matter by 78.9–86.2% and total Sarcopoterium spinosum L. weight by 82.3–90.6%. Meanwhile, grassy species are improved by 7.5–16.0 times according to their previous measurements. Cutting, ripping and burning of pastures reduced Sarcopoterium spinosum L. length by 50%, diameter by 67%, coverage by 89% and total volume by 95% altogether; thus observations gathered from burning plots indicated even more reduction. Pastures and meadows that highly covered by Sarcopoterium spinosum L. needs to be managed to improve availability for the animals. Management could be held by cutting, ripping and burning applications or by chemical management. For the stability of this management, it is advised to conduct a grazing system in the pasture and remove the goats from the ecosystem
Other ID | JA54FE39PH |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 1 Issue: 1 |