Hayvansal üretimin çevreye olan etkileri arasında gübre kaynaklı koku, özellikle kanatlı işletmelerinde karşımıza büyük bir problem olarak çıkmaktadır. Gübre işletim sistemlerinin tasarımında ve yönetiminde dikkate alınması gereken koku probleminin başlıca kaynağı hayvan gübresinden yayılan gazlar, uçucu organik bileşikler ve diğer bazı unsurlardır. Dolayısıyla, bu probleme neden olan unsurlar koku probleminin dışında barınak içerisindeki hayvanların ve çalışan işçilerin sağlıkları üzerinde de olumsuz etkilere sahip olmaktadır. Koku son derece sübjektif bir kavram olduğundan ölçülmesi ve şiddetinin belirlenmesi oldukça güçtür. Son yıllarda elektronik alanındaki gelişmelere bağlı olarak insan burnunu taklit ederek çalışan elektronik burun sistemleri (EBS) de bu amaçla kullanılmaktadır.
Bu çalışmada, elektronik burun sistemi ile hava kalitesi ölçüm ve uyarı cihazları eş zamanlı kullanılarak, her iki sistemin performansı karşılaştırılmıştır.
Seçilen bir kanatlı işletmesinin çevresinden alınan hava örnekleri, her iki cihazla da okunarak elde edilen değerler, coğrafi bilgi sistemi kullanılarak noktalanmış ve kokunun dağılımı yüzey istatistiği yöntemiyle modellenmiştir.
Among the environmental impacts of livestock production, especially poultry operations, manure related odor problems appear to be highly important. Major source of odor that should be considered in the design and management of manure management systems are gases, volatile organic compounds and some other particles. Hence, those sources that causes odor and health problems for housed livestock and workers. It is highly difficult to identify and measure the level of odor since it is a subjective term. Electronic nose systems (ENS) that mimic human olfaction have been widely used in this area depending on the recent advances in electronics.
The aim of this study is to compare the performance of an electronic nose system with an air quality sensing module by using these both systems simultaneously.
Air quality samples were collected from a poultry house’s surroundings. Each sample was subjected to both systems simultaneously. Those readings were applied to Geographical Information Systems to spatially model the odor dispersion using geostatistics.
Konular | Mühendislik |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Aralık 2017 |
Kabul Tarihi | 6 Ekim 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 3 Sayı: 2 |