Ülkemizde yer alan yapı stokunun büyük bir çoğunluğunu az-orta katlı betonarme (BA) yapılar meydana getirmektedir. BA yapı stokumuzun yaklaşık yüzde 50’sinin 2000 yılı öncesinde yapıldığı ve bu nedenle de 1998 ve sonrasındaki yönetmelik kurallarını yansıtmadığı bilinmektedir. Bu yapıların deprem davranışının genel olarak yetersiz olduğu geçmiş depremlerde göstermiş oldukları performans ile teyit edilmiştir. Yetersiz malzeme, kötü işçilik, uygun olmayan detaylandırma ve yetersiz tasarım sonucu ortaya çıkan zayıf performans nedeniyle yüksek riskli olarak karşımıza çıkan bu yapıların 2000 yılı sonrası uygulamaya giren ve yapısal riski önemli ölçüde etkileyen bazı kritik kriterleri yansıtmadığı konusunda fikir birliğine varılmıştır. Bu kriterlerin başında, 1998 yılında yürürlüğe giren ve 1975 yönetmeliğine göre çok daha kapsamlı olan deprem yönetmeliği, 2000 yılında revize edilen TS500 standardı ile zorunlu hale getirilen hazır beton kullanımı ve yüksek kalite donatı, 1999 yılında meydana gelen Kocaeli ve Düzce depremlerinin etkileri ile 2001 yılında öncelikle 19 ilde pilot olarak uygulanan daha sonra 2011 yılında tüm ülkeyi kapsayan yapı denetim uygulaması gelmektedir. Bu makalede, riskli yapı stokumuza ilişkin genel bilgiler ile bu yapılarımızın deprem performansı üzerinde durularak, riskin azaltılması konusunda öneriler sunulmaktadır.
BA yapı deprem riski yapısal hasar riskli yapı kentsel dönüşüm
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Çevre ve Kültür |
Bölüm | inceleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 2 Sayı: 4 |