Fahruddin er-Râzî, zamanı, Eflatuncu anlayışa uygun bir biçimde, “diğer
varlıklardan ayrı bir şekilde bulunabilen değişmez bir cevher” olarak tanımlar. Ona
göre değişen şey zaman değil, zaman içinde meydana gelen olaylardır. Bu yüzden o,
değişmeyen varlıklarla ilgili olan zamanı, değişen varlıklara atfedilen zamandan
ayırdı ve böylece, değişmeyen varlıklara nispet edilen zamanı, sermed, ezel ve
dehru'd-dâhir gibi isimlerle adlandırdı. Sermed ve ezel, gerçekte zamanın özünü, yani
bizzat değişmeyen zamanın kendisini oluşturur. Bu itibarla sermed ve ezelin bir
başlangıcı yoktur. Fakat ona göre bu, Allah'ın diğer bütün varlıklara olan önceliğinin
zamanda gerçekleşen bir öncelik olduğu anlamına gelmez. Çünkü ezel, sadece
Allah’ın varlığının kesintisiz devamlılığını ifade eden bir kavramdır. Bu bakımdan
Allah’ın diğer varlıklara olan önceliği, ontolojiktir. Halbuki Razi’nin bu yaklaşımı,
zamanın, Eflatuncu anlayışın aksine, yalnızca, varlığa hiçbir surette yokluğun
ilişmediğini gösteren itibarî bir kavram olduğu izlenimini vermektedir. Fakat Râzî, yine
de pradoksal bir biçimde zamanın değişmez bir cevher olduğu görüşünde ısrar eder.
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2003 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2003 Cilt: 7 Sayı: 1 |
CUIFD Creative Commons Atıf-Gayriticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.