Peygamberi sevmek ve ona bağlı olınak, İslam inancının bir gereğidir!. Bu
inancın temeli ise tevhiddir. Peygamber'e yönelik sergilenecek her türlü sevgi ve
bağlılık tezahürleri bu ilke ile sınırlıdır.
Peygamber beşer üstü bir varlık olmadığı gibi sıradan bir insan da değildir.
Bu iki temel nokta, ona yönelik sevgi ve bağlılığın ölçüsünü belirlemede etkin rol
oynayiıcak, ancak belirleyici kriter, şüphesiz yine Kur' an-ı Kerim olacaktır. Bu da
Allah'ın Peygamber'e tevdi ettiği görevleri doğru anlamakla mümkündür.
Peygamber'in konumunu yanlış algılamak, gerek inanç noktasında, gerekse yaşam
tarzında, çeşitli sapınalara yol açabilir. Mesela Peygamber beşer üstü bir varlık
olarak algılandığında onu örnek almıının imkansızlığını, sıradan bir insan olarak
algılandığında da. oh u örnek almanın gereksizliği ni savunmak gibi bir yanlışlığa
düşülebilir. Makalemizde bu noktada, bir kaç hususa dikkat çekmeye çalışacağz.
Burada, bağlılıktan öncelikle anlaşılınası gereken şeyin, Peygaınber'e itaat
olduğunu, dolayısıyla önce "itaat"ın ne anlama geldiğini belirtmek yerinde
olacaktır.
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2001 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2001 Cilt: 5 Sayı: 2 |
CUIFD Creative Commons Atıf-Gayriticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.