Eski sözlüklerde arz, “semânın mukabili olan cisim” veya “insanların üzerinde bulunduğu yer” şeklinde açıklanır. Semâ ise “yükseklik” anlamında bir isim olup “gök, bulut, yüksekte olan her şey, evin tavanı, yağmur, atın sırtı” gibi mânalara gelir. Ancak daha çok “gökyüzü” anlamıyla varlık ve kâinat tasavvurunun bir parçası olarak kullanılan semânın biri fizikî, birisi metafizik iki mânâsı üzerinde durulur.
Münazaralarda şâirler bazen didaktik bir mahiyette yer ile gök unsurunu ele alıp dini-ahlaki öğretilerle ve tasavvufi söylemlerle açıklamaya çalışırken, bazen de yaratılıştaki mucizeyi oldukça sanatlı ifadelerle tasvir edip mecazi ifadeleri, edebî sanatları temele alarak sadece tabiatın güzelliğine vurgu yapmaya çalışmışlardır. İster didaktik ister dini-tasavvufi isterse edebî kaygı içinde yazılmış olsun münazaralarda yer ile gök arasında tasavvurî bir çekişme söz konusu olmuştur ve yer ile göğün üstünlüklerini birbirlerine kabul ettirme çabasında olduğu betimlenmeye çalışılmıştır.
Bu çalışmanın konusunu oluşturan arz ve semâ kavramlarını konu alan şâirlerden ilki 16. yüzyılın ünlü şâiri Bursalı Lâmi’î Çelebi’dir. Lâmi’î Çelebi , Gûy u Çevgân isimli mesnevisinin başında sebeb-i telif bölümünde yazdığı 106 beyitlik yer ile gök münazarasında yerin ve göğün ağzından hem yeryüzünün hem de gökyüzünün üstünlüklerini anlatarak yaratılışlarındaki güzellikleri sanatlı ifadelerle medhetme yolunu seçmiştir. Arz ve semâ konusunda münazara yazan şâirlerden bir diğeri 16. yüzyılın dini-tasavvufi sahasında ün kazanmış Halveti şâirlerinden Şemseddin-i Sivâsî’dir. Şâir, Mevlid isimli eserinin içinde “Hikâyet-i dîger fî fazli’n-Nebî” başlığının hemen altında ilk 50 beyitte yazmış olduğu yer-gök münazarasında daha çok dini-tasavvufi bir anlatım metodunu benimsemiştir. Baştan sona kadar yer ile gök, her ne kadar çekişme/mücadele hâlinde tasavvur ve tasvir edilmişse de mesnevilerin sonunda bir bütünün parçası olan iki varlık olarak zikredilmişlerdir. Bu çalışmada her iki şâirin yazmış oldukları münazaralar karşılaştırılacak, yer/arz ile gök/semâ unsurlarının ele alınış şekilleri üzerinde bir değerlendirme yapılıp münazaralarda işleniş şekillerine göre benzerlikler ve farklılıklar ortaya konmaya çalışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 30 Sayı: 30 |
Makale gönderme ve takip:
Makalelerinizin gönderimini dergimizin dergipark web ana sayfasından "Makale Gönder" seçeneği ile yapabilirsiniz. Daha sonraki süreci ise “Dergipark Sistemi”nden takip edebilirsiniz. Herhangi bir sorun yaşamanız halinde lütfen aşağıdaki adreslere bilgi veriniz.
Nihat Öztoprak (Başeditör): noztoprak@fsm.edu.tr
Bünyamin Ayçiçeği (Editör): bunyamin.aycicegi@istanbul.edu.tr
Nusret Gedik (Editör Yardımcısı): nusret.gedik@marmara.edu.tr