For the first time in our law, the group of companies regulated in the Turkish Commercial Code (TCC) numbered 6102 refers to an organization that does not have a legal personality and is financially and administratively united. Conflicts of interest are common, both between persons within a company and between companies within a group. In the TCC Art 208, it is regulated that when the minority shareholder in a subsidiary company hinders the operation of the company, acts against good faith, causes noticeable distress, or acts recklessly, its shares can be forcibly purchased and removed from the company. The purpose of the provision is to remove a minority shareholder that hinders the operation of the company against good faith and ensure peace within the company. Inherently, there should be a right to leave as opposed to the right to extract (purchase). Thus, the minority, who is oppressed by the majority, will be able to sell their shares to the company and leave the company. Problems regarding the determination and the appraisal payment regulated in various parts of our Commercial Code are also valid in the TCC Art 208. Appraisal payment is basically a value that is equivalent to the demand right corresponding to a capital share. Various and alternative solutions for determining and paying this value are emphasized in this study. Finally, it is observed that the provision of the TCC Art 208 has not been implemented since the adoption of the law, whereas the practitioners are trying to extend this provision to closed-type joint-stock companies. Various suggestions about the acceptance of the right to purchase for jointstock companies have been presented at the end of this study in line with the needs of trade life.
Hukukumuzda ilk kez 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen şirketler topluluğu, tüzel kişiliği olmayan, mali ve idari açıdan birleşmiş bir organizasyonu ifade etmektedir. Hem şirket içindeki kişiler hem de topluluk içindeki şirketler arasında menfaat çatışmalarının yaşanması olağandır. Bu bağlamda TTK m 208 hükmünde, şirketin çalışmasını engelleyen, dürüstlük kuralına aykırı davranan, fark edilir sıkıntı yaratan veya pervasızca hareket eden bağlı şirketteki azınlık pay sahibinin paylarının zorla satın alınıp şirketten çıkarılabileceği düzenleme altına alınmıştır. Hükmün amacı dürüstlük kuralına aykırı olarak şirketin işleyişine engel olan azınlığı şirketten çıkartıp şirket içi barışı sağlamak ve topluluktaki menfaat ihtilaflarını topluluk menfaati doğrultusunda çözümlemektir. Meselenin tabiatı icabı, çıkarma (satın alma) hakkının karşısında ayrılma hakkının bulunması gerekmektedir. Böylece çoğunluk tahakkümü altında bulunan azınlığa, paylarını şirkete satıp şirketten ayrılmasına imkân sağlanmış olacaktır. Ticaret Kanunumuzun çeşitli yerlerinde düzenlenen ayrılma akçesinin belirlenmesine ve ödenmesine ilişkin sorunlar TTK m 208 bakımından da geçerlidir. Ayrılma akçesi, en temelde şirket ortağının sermaye payına tekabül eden talep hakkının karşılığını oluşturan bir değerdir. Çalışmada bu değerin belirlenmesi ve ödenmesine ilişkin alternatif çözümler üzerinde durulmuştur. Nihai olarak, TTK m 208 hükmünün, Kanunun kabulünden bu yana hiç bir yüksek yargı kararına yansımadığı, buna mukabil uygulamacıların bu hükmü kapalı tip anonim şirketlere teşmil ettirmeye çalıştıkları müşahede edilmiştir. Bu itibarla, çalışmanın sonunda ticaret hayatının ihtiyaçları doğrultusunda anonim şirketler için de satın alma hakkının kabulüne ilişkin çeşitli öneriler sunulmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | April 15, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |