In Turkey, the military played an active role in politics with institutional restructuring, which has always been
intertwined politically, with four military coups and civilian governments. The European Commission has been
criticizing Turkey for its progress on the issue since 1998, especially when the military is not subject to civilian
denial. With the Helsinki Summit that took place in 1999, the European Union began its membership process and
civil-military relations in Turkey have undergone a major transformation with many constitutional reforms and
institutional changes. In this context, the DSP-MHP-ANAP coalition government and the AKP governments have
made important institutional reforms to ensure democratic control of the armed forces. In 18 years after leaving
the army, which has the authority of guardianship over politics, far from the necessary supervision and control
against the civilian authority, the majority of the powers which it possesses as a result of these reforms are lost.
In this study, critics of civil-military relations will be reviewed in these progress reports, limited to the progress
reports submitted to Turkey by the European Union and how the weakening of the constitutional arrangements
(such as the MGK) in Turkey, especially with the legal and constitutional reforms made against these criticisms
during the AK Party period, will enable the army to intervene in politics. In the conclusion part, suggestions
about the topic will be made.
Türkiye’de ordu siyasetle her zaman iç içe olmus, dört askeri darbe ile sivil hükümetleri görevden düsürmüs ve olusturdugu kurumsal yapılanma ile siyasette etkin bir rol oynamıstır. Avrupa Komisyonu, 1998 yılından itibaren yayınlanmaya başladığı ilerleme raporları ile Türkiye’yi özellikle ordunun sivil denetime tabi olmadığı konusunda eleştirmiştir. 1999 yılında gerçekleşen Helsinki Zirvesiyle Avrupa Birliği’ne üyelik süreci başlayan Türkiye’de sivil-asker ilişkileri birçok anayasal reform ve kurumsal değişikliklerle birlikte büyük bir dönüşüm geçirmiştir. Bu bağlamda, DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümeti ve Ak Parti hükümetleri silahlı kuvvetlerin demokratik kontrolünü sağlamak için önemli kurumsal reformlar gerçekleştirmiştir. Sivil otorite karşısında gerekli denetim ve kontrolden uzak, siyaset üzerinde vesayet yetkilerine sahip olan ordu geride bıraktığımız 18 yılda, gerçekleştirilen bu reformlar sonucunda sahip olduğu yetkilerin çoğunu kaybetmiştir. Bu çalışmada, Avrupa Birliği tarafından Türkiye’ye sunulan ilerleme raporlarıyla sınırlı kalınarak bu ilerleme raporlarında sivil-asker ilişkilerine dönük yapılan eleştiriler incelenecek ve Türkiye’de özellikle Ak Parti döneminde bu eleştirilere karşı yapılan yasal ve anayasal reformlarla ordunun siyasete müdahil olmasını sağlayan düzeneklerin (MGK gibi) nasıl zayıfladığı ele alınacaktır. Sonuç kısmında ise konuyla ilgili önerilerde bulunulacaktır.
Diğer ID | JA89TH86ST |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 8 |