Aim: The aim of this retrospective study was to investigate the prevalance of taurodontism (TD) in molar teeth of a grup of Turkish population living in Northwestern Turkey and to determine its distribution among genders, jaws and teeth.
Material and Methods: The presence and type of TD were investigated on maxillary and mandibular first and second molars according to the criteria of TD index described by Shifman and Chanannel on digital panoramic radiographies (OPGs). Pearson chi-square and Fisher-Freeman-Halton-Exact tests were used for statistics and statistical significance was set to p<0,05.
Results: A total of 4708 molars (2362 maxillary, 1184 mandibular molars) of 602 patients (340 female, 262 male) were evaluated in the study. The prevalance of TD in all teeth was 12.06%, which was statistically higher in the maxilla (66.02%) than in the mandibula (33.98%) (p<0.05). TD was detected mostly in maxillary first molars (51.20%) (p>0.605) and mandibular second molars (77.72%) (p<0,025). The most common type of TD was hipo-TD (89.61%), followed by meso-TD (8.10%) and hyper-TD (2.29%), respectively (p<0,001). Also, the prevalance of TD in patients was 33.06% which was statistically nonsignificant between genders (p>0.05).
Conclusion: The findings of the study reveal that TD is a common anatomic variation of Turkish population. Therefore, dentists should carefully evaluate their patients regarding the presence of TD, the complications of TD or concomitant dental anomalies or syndromes.
Amaç: Bu retrospektif çalışmanın amacı, Türkiye’nin kuzeybatısında yaşayan bir grup Türk popülasyonunun büyük azı dişlerindeki taurodontizm (TD) prevalansını tespit etmek, cinsiyetler ile çeneler ve dişler arasındaki dağılımını belirlemektir.
Gereç ve Yöntemler: Dijital panoramik radyografi (OPG) görüntüleri üzerinde, Shifman ve Chanannel tarafından geliştirilen TD indeksindeki kriterler dikkate alınarak üst ve alt birinci ve ikinci büyük azı dişlerindeki TD varlığı ve tipi araştırılmıştır. Pearson Ki-kare ve Fisher-Freeman-Halton-Exact testleri istatistik için kullanılmıştır ve istatistiksel anlamlılık p<0,05 düzeyinde değerlendirilmiştir.
Bulgular: Çalışmada 602 hastanın (340 kadın, 262 erkek) toplam 4708 adet büyük azı dişi (2362 üst, 1184 alt büyük azı) incelenmiştir. TD prevalansı, üst çenedeki dişlerde (%66,02) alt çenedekilere (%33,98) göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek olmakla (p<0,05) birlikte tüm dişlerde %12,06’dır. TD, üst çenede en çok birinci büyük azı dişlerinde (%51,20) (p>0,605); alt çenede ise ikinci büyük azı dişlerinde (%77,72) (p<0,025) görülmüştür. Hipo-TD en çok tespit edilen tip olurken (%89,61), bunu sırasıyla mezo-TD (%8,10) ve hiper-TD (%2,29) izlemiştir (p<0,001). Ayrıca hastaların %33,06’sında TD bulunurken, cinsiyetler arasında anlamlı bir farklılık saptanmamıştır (p>0,05).
Sonuç: Çalışma bulguları, TD’nin Türk popülasyonunda yaygın olarak karşılaşılabilecek bir anatomik varyasyon olduğunu göstermektedir. Bu yüzden diş hekimleri hastalarını, TD varlığı ile TD’ye bağlı gelişebilecek komplikasyonlar ya da eşlik edebilecek dental anomaliler ve sendromlar açısından dikkatle değerlendirmelidir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Diş Hekimliği |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Mayıs 2023 |
Gönderilme Tarihi | 28 Kasım 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |