Objective
This study aimed to compare the demographic, clinical
and pathological features of patients with colorectal
carcinomas presenting before and after the Covid-19
pandemic.
Material and Method
Subjects presenting from 9 months prior to and those
clinipresenting
within the first 9 months of the pandemic
were included in the study. The primary outcome
measure of this study was the difference in the clinical
and pathological features of the patients with invasive
colorectal carcinomas during the two periods.
Results
Pre-pandemic and post-pandemic patients were
similar with respect to age, gender, tumor location,
tumor size, lymph node invasion, differentiation,
presence of synchronous tumor, radial and
distal surgical margin positivity, perineural and
lymphovascular invasion, TNM stage, and liver
metastasis and recurrence. Although the difference
was not statistically significant when compared to the
pre-pandemic period, we identified 3 patients (4.7%)
with ileus and 2 patients with tumor perforation (3.2%)
among post-pandemic patients.
Conclusion
Our findings show a slight decrease in the number of
patients undergoing surgery for colorectal carcinomas
in the post-pandemic period compared to the prepandemic
period, probably due to the structural
changes in health-care organization in hospitals
and patients’ hesitation to apply for healthcare due
to possible infection with SARS-CoV-2. It is evident
that healthcare systems should strive to find new
ways to manage serious clinical conditions such as
malignancies during the Covid-19 pandemic.
Amaç
Bu çalışma, Covid-19 pandemisinden önce ve sonra
başvuran kolorektal karsinomlu hastaların demografik,
klinik ve patolojik özelliklerini karşılaştırmayı
amaçladı.
Gereç ve Yöntem
Pandemiden 9 ay önce ve ilk 9 ay içinde başvuran
olgular çalışmaya dahil edildi. Bu çalışmanın birincil
sonuç ölçütü, iki dönem boyunca invaziv kolorektal
karsinomlu hastaların klinik ve patolojik özelliklerindeki
farklılıktı.
Bulgular
Pandemi öncesi ve pandemi sonrası hastalar yaş,
cinsiyet, tümör yerleşimi, tümör boyutu, lenf nodu invazyonu,
farklılaşma, senkron tümör varlığı, radyal
ve distal cerrahi sınır pozitifliği, perinöral ve lenfovasküler
invazyon, TNM evresi, karaciğer metastazı ve
nüks bakımından benzerdi. Pandemi öncesi döneme
göre fark istatistiksel olarak anlamlı olmasa da, pandemi
sonrası hastalarda ileuslu 3 hasta (%4,7) ve tümör
perforasyonu olan 2 hasta (%3,2) belirledik.
Sonuç: Bulgularımız, pandemi sonrası dönemde
kolorektal karsinom nedeniyle ameliyat olan hasta
sayısında, muhtemelen hastanelerdeki sağlık organizasyonundaki
yapısal değişiklikler ve hastaların
SARS-CoV-2 ile olası enfeksiyon nedeniyle sağlık
hizmetine başvuruda tereddüt etmesi nedeniyle pandemi
öncesi döneme göre hafif bir azalma olduğunu
göstermektedir. Sağlık sistemlerinin, Covid-19 salgını
sırasında maligniteler gibi ciddi klinik durumları yönetmenin
yeni yollarını bulmaya çalışması gerektiği
açıktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Cerrahi, Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2022 |
Gönderilme Tarihi | 19 Nisan 2022 |
Kabul Tarihi | 15 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 29 Sayı: 3 |
Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi/Medical Journal of Süleyman Demirel University is licensed under Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 4.0 International.