Bu çalışmanın amacı Covid-19 sürecini çocuklar açısından değerlendirmektir. Ancak bunu yaparken, 2000’lerin başlarından itibaren İngilizce alan yazında sıkça karşımıza çıkan childism kavramını mercek olarak kullanmaktadır. Böylece sınırlı olan çocuk çalışmaları literatürüne bu kavram(lar)ı tanıtmak ve bu kavramların Covid-19 deneyimini değerlendirmede sunduğu olanakları görmek amaçlanmaktadır. Childism kavramı aşağı yukarı aynı zamanda iki düşünür tarafından iki farklı anlamda kullanılmıştır. Bunlardan biri Elisabeth Young-Bruehl’ın, çocuk düşmanlığı olarak kullanacağımız ve toplumsal yaşamın her alanına sızmış olan, fark etmediğimiz hatta normal olarak gördüğümüz çocuğa karşı önyargı, ayrımcılık ve adaletsizliği su yüzüne çıkarmayı amaçlamaktadır. John Wall’un, çocukizm olarak Türkçeleştireceğimiz kavramı ise çocukların, yetişkinlerle birlikte, yaşadıkları toplumun eş-inşacıları oldukları, sözlerinin ve deneyimlerinin yetişkinlerinki kadar deneyimli olduğu fikrine dayanmaktadır. Toplumda egemen olan normları eleştirerek ve yeniden inşa ederek çocuk-yetişkin karşıtlığını dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Her iki kavramda özünde çocukları marjinalleştiren patriyarkal, yetişkinci topluma bir karşı duruş olarak şekillenmektedir. Pandemi dönemi ve salgınla mücadele amaçlı uygulama ve pratikler çocuklar açısından düşünüldüğünde sıklıkla çocuk düşmanlığı kavramı açısından değerlendirilmektedir. Çalışma pandemi döneminin bu açıdan değerlendirilmesini, çocukların yaşlarından dolayı sürekli karşı karşıya kaldıkları adaletsizliği görünür kılmak açısından bir fırsat olarak görmektedir. Genel olarak söylemek gerekirse çocuk düşmanlığı kavramı, çocuklara karşı her türlü önyargılı, ayrımcı, adaletsiz durumların ve pratiklerin tanınması ve tanımlanması için önemli bir araç iken çocukizm, bu önyargı ve adaletsizliğe karşı durabilmek, çocukları güçlendirerek yetişkinlerle aynı şekilde değerlendirilmelerinin sağlanması açısından yol göstermektedir.
Çocuk Düşmanlığı Çocukizm Çocukluk Çalışmaları Çocuklara Karşı Ayrımcılık Covid-19
The aim of this study is to evaluate the Covid-19 period in terms of children. While doing this, the concept of childism, which has been frequently encountered in the English literature since the early 2000s, is used as a lens. Thus, it is aimed to introduce this concept(s) to the limited child studies literature and to see the possibilities this concept offers in evaluating the Covid-19 experience. The concept of childism was used in two different senses by two thinkers at roughly the same time. One of them is Elisabeth Young-Bruehl's concept that aims to bring to light the prejudice, discrimination and injustice towards children that infiltrating all areas of social life which we are unaware of or even accept as normal. On the other hand, John Wall's concept is based on the idea that children, along with adults, are co-producers of their society and that their words and experiences are as valuable as adults. And it aims to transform the child-adult opposition by criticizing and reconstructing the norms that dominate the society. Both concepts are shaped as a stance against the patriarchal, adultist society that marginalizes children in essence. When the pandemic period and the measures, and practices to combat it are evaluated in terms of children, they are generally evaluated in terms of the concept of Young-Bruehl's childism (children hostility). This study sees the evaluation of the pandemic period from this perspective as an opportunity to make visible the injustice that children constantly face due to their age. In general, Young-Bruehl's concept is an important tool for recognizing and defining all kinds of prejudiced, discriminatory, and unfair situations and practices against children, while Wall's concept of childism provides a functional guide to stand up to this prejudice and injustice and to ensure the evaluation of children in the same way as adults by empowering them.
Childism Childhood Studies Discrimination Against Children Covid-19
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 18 Ocak 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 25 Sayı: 2 |