In the first years of the WWII, with the purpose of creating an alliance, Hitler guaranteed non-aggression towards Turkey. The British were irritated by this development and they requested that a military procession from Turkey should be sent to Britain concerning the delivery of the four submarines and four destroyers that had been ordered by Turkey just before the beginning of the war. On their request, the procession planned to reach Egypt by sea and once there take a plane to Britain. Turkish government commisioned an available old ship named SS Refah to carry out the mission. Consisting of a crew of 200 from the Navy, Army and the Airforce, the procession set sail from Mersin on June 23, 1941. After 20-25 miles off the shore, SS Refah was torpedoed and sunk by an unidentified submarine at 23:01. 167 Turkish and 1 British crew members killed and 32 were rescued. After the incident, Italy and Germany claimed no responsibility over the incident. According to the journals, studies, State Archives of the Prime Ministry and GNAT records of the time; the attack against SS Refah had been declared as an act of aggression towards the national security of the Republic of Turkey. There were some heated arguments in GNAT that led to the resignation of the Minister of Defence and the Minister of Transportation. Later, after some findings indicating that the French sank SS Refah by accident, through secret deals 2 battleships were given to Turkey as compensation.
İkinci Dünya Savaşı’nın ilk yıllarında Almanya Türkiye’ye karşı ittifak çabası içinde iken Hitler tarafından saldırmazlık taahhüdü verilmiştir. Öte yandan bu yakınlaşmadan rahatsız olan İngiltere, Türkiye’nin savaş başlamadan hemen önce sipariş verdiği dört adet denizaltı gemisi ile dört adet muhribin tesellüm tecrübesinde bulunmak üzere bir askeri grubun İngiltere’ye gönderilmesini istemiştir. İngiltere, Türk personelin Mısır’a kadar denizyolu ile intikal ettirilmesini istemiş, oradan da İngiltere’ye uçakla gönderileceğini belirtmiştir. Söz konusu görevi ifa etmek maksadıyla Türk Hükümeti, o anda boş olan eski bir deniz aracı Refah Şilebi’ni görevlendirmiştir. Denizci, havacı ve gemi personelinden oluşan 200 kişilik kafile, Mersin’den 23 Haziran 1941 günü hareket etmiştir. Gemi hareketinden 20-25 mil sonra saat 23.01’de kimliği belirsiz bir denizaltı tarafından torpillenerek batırılmıştır. Bu olayda 167 Türk ve 1 İngiliz olmak üzere 168 kişi hayatını kaybetmiş 32 kazazede ise kurtulabilmiştir. Kazadan hemen sonra Alman ve İtalyanlar kazada sorumlulukları olmadıkları yolunda açıklamada bulunmuşlardır. Dönemin süreli yayınları, değerlendirmeleri, Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi Belgeleri ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Zabıt Ceridelerine göre; yapılan değerlendirmelerle Refah Şilebinin batırılması hadisesi Türkiye Cumhuriyetinin Ulusal ve Uluslararası güvenliğine bir müdahale olarak değerlendirilmiştir. TBMM’de şiddetli tartışmalar yaşanmış, Milli Savunma Bakanı ve Ulaştırma Bakanı istifa etmek zorunda kalmıştır. Daha sonraki yıllarda Fransızların gemiyi yanlışlıkla batırdıkları yolundaki bulgular üzerine gizli pazarlıklar sonucu 2 savaş gemisi tazminat olarak Türkiye’ye verilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | November 27, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 34 Issue: 98 |