XIX. Yüzyılda küçük ve bakımsız kaza düzeyinde olan Eskişehir, ağırlıklı olarak tarım, hayvancılık ve kısmen de madencilik ( Lületaşı ) ile uğraşmaktaydı. Demiryolunun kente ulaşması ticarî hayatı canlandırmakla birlikte, kentin stratejik önemini de artırdı. XX.yüzyılın ilk çeyreğinde gerçekleşen I. Dünya Savaşı ve sonrasında imzalanan Mondros Mütarekesi ile İngilizler bu öneminden dolayı Eskişehir istasyonunu işgal etti. Kentin Millî Mücadele’den yana tavır koyması ve Kuvâ-yı Milliye örgütlenmesinin tamamlanmasıyla verilen kesin uyarı ( ültimatom ) ile İngilizler geri çekilmek zorunda kaldı. Bunun üzerine kent Yunanlılar tarafından fiilen işgal edildi. 1yıl, 1ay, 14 gün süren yunan işgali Millî Mücadele’nin başarıya ulaşması ile sona erdi. Ancak Yunanlılar çekilirken bütün Batı Anadolu’da olduğu gibi Eskişehir’i de tam bir harabeye çevirmişlerdi. Mustafa Kemal Atatürk’ün de Millî Mücadele dönemindeki katkılarını övgüyle söz ettiği Eskişehir, TBMM ve Cumhuriyet Hükümetlerinin aldığı tedbirlerle eğitim, tarım, sanayi, ticaret ve bankacılık alanlarında küllerinden yeniden doğmayı başardı.
Eskisehir, a miserable town and a kaza district in the 19th century, was
the center of the activities of agriculture, husbandry and, to a certain extent, mining. With the arrival of the railway route to the town, Eskisehir
became strategically important on the one hand, and prospered commercially, on the other hand. This was the major reason behind the English occupation of the railway station of the town in comply with the stipulations
of the Armstice of Moudros signed after World War. The English had to withdraw from the town in the face of the support
given to the national resistance in the area and the ensuing ultimatum of
the national side following the formation of the national forces. Thereupon
the Greeks occupied Eskişehir, which brought the town under Greek control for one year, one month and 14 days before it came to an end by the
Turkish victory in the national war of independence. But the Greeks did
not abstain from devastating the town before they evacuated it, as they did
throughout the rest of Western Anatolia. Eskisehir, which was praised by
Mustafa Kemal Atatürk due to the support it gave to the national resistence, has re-born from its ashes and enjoyed a revival in the fields of education, agriculture, industry, commerce and banking thanks to the measures
taken by the Turkish National Assembly and its governments.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | July 7, 2008 |
Published in Issue | Year 2008 Volume: 24 Issue: 71 |