Impulse control disorders are expanded in DSM 5 as disruptive,
impulse control and conduct disorders. It includes oppositional defiant
disorder, intermittent explosive disorder, conduct disorder, pyromania,
kleptomania, and other specified and unspecified disruptive, impulse-control,
and conduct disorders. Individuals with one of these diagnoses act impulsively
with the effect of increased pleasure anticipation and increased
tension, and less likely to exert self-control even if they are aware of the
negative consequences. Individuals with impulse control disorders may often
commit crimes due to the prominence of aggression and the defining
characteristics of kleptomania and pyromania diagnoses. These diagnoses,
which can lead to restrictions, fines and even imprisonment that may result
in experiencing difficulties such as the deterioration of interpersonal relationships,
economic difficulties due to job loss and divorce. In impulse control
disorders, criminal liability does not disappear due to impaired cognitive
reasoning, but these diagnoses can be considered as a mitigating factor
for legal punishments. Therefore, expert witness testimonies from mental
health professionals may plan a crucial role in due criminal procedures.
Dürtü kontrol bozuklukları, DSM 5’te yıkıcı bozukluklar, dürtü denetimi
ve davranım bozuklukları ismiyle yer almaktadır. Bu tanı grubunda
karşı olma, karşıt gelme bozukluğu, aralıklı patlayıcı bozukluk, davranım
bozukluğu, piromani ve kleptomani tanıları yer almaktadır. Bu tanılara sahip
kişiler, yükselen haz beklentisi ve gerginliğin etkisi ile dürtüsel olarak
eylemde bulunmakta, sonuçlarının olumsuz olduğunun farkında olsalar
dahi öz-kontrol sergileme ihtimalleri daha düşüktür. Gerek bu tanı grubunda
agresyonun ön planda olmasından, gerekse kleptomani ve piromani
tanılarının belirleyici özelliklerinden dolayı dürtü kontrol bozukluğu olan
bireyler sıklıkla suç işleyebilmekte ve adli makamlarca yargılanabilmektedir.
Kısıtlama cezası, para cezası ve hatta hapis cezasına neden olabilen
bu tanılar, kişilerarası ilişkilerin bozulması, iş kaybı nedeniyle ekonomik
zorluklar ve boşanma gibi zorlayıcı yaşantılara sebep olabilmektedir. Dürtü
kontrol bozukluklarında bilişsel muhakemenin bozulmaması nedeniyle cezai
sorumluluğun ortadan kalkması söz konusu olmamaktadır ancak cezada
hafifletici sebep olarak bu tanılar değerlendirilebilmektedir. Bu nedenle
alanında uzman kişilerin bilirkişiliğine başvurulması, yargılama sürecinin
sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi açısından kritik bir öneme sahiptir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Forensic Psychology |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | October 13, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 4 Issue: 1 |