Demokrasi, günümüz modern ve gelişmiş toplumlarında kabul gören ve şu ana dek bulunan en ideal yönetim şekli olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu rejimin günümüzde istikrarlı bir biçimde işleyebilmesinin kuralı, demokratik kurumların yönetişim ilkelerine uygun yani saydam, hesap verebilir, katılıma ve işbirliğine açık olmasının sağlanmasıdır. Bunun sağlanmadığı durumlarda, görünürde demokratik olan ancak ülkenin iç yapısal sistemini ele geçirerek otokratik bir yönetim sistemi kuran iktidarlar da az değildir. Bu bağlamda otoriterleşme ve sivilleşme arasındaki söylem ve politika çizgileri oldukça iç içedir. Bir kesimin sivilleşme dediğine bir başka kesim otoriterleşme diyebilmektedir. Bu kapsamda uygulanan kamu politikaları hem toplumun hem de her bireyin ayrı ayrı geleceğini şekillendirmesi bakımından büyük önem taşımaktadır. Son 30 yıllık dönemde (neo-liberal dönem olarak adlandırılmaktadır) devlet yapılarında ciddi değişim ve dönüşümler görülmüştür. Bu dönüşümler devletin rolünü ve gücünü de etkilemiştir. Bu kapsamda Yeni Kamu Yönetimi, Yönetişim, Kamu İktisadi Teşebbüslerinin birer birer özelleştirilmesi, devletin ekonomiye müdahalesi, devletin üretim sürecinden çekilerek düzenleyici ve denetleyici görevler üstlenmesi gibi konular çerçevesinden 1980 sonrası devletin dönüşümünün ekonomik, siyasal ve hegemonya bağlamlarında nasıl gerçekleştiği ve sonuçları ele alınmaya çalışılmış, ayrıca Türkiye özelinde, devletin neo-liberal dönüşümünün günümüz iktisadi ve politik yaşamına etkileri incelenmiştir. Ekonomik politikalara ek olarak sivilleşme, normalleşme ve merkezileşme politikaları ve bunun kamusal hayata yansıması ele alınmıştır.
Democracy is the accepted and most ideal way of ruling in modern and developed societies. This regimes stability depends on the condition that democratic institutions must be transparent, accountable, open to cooperation. There are quite pseudo democratic governments that seizes internal structures to form autocratic governments systems in cases this condition is not provided, In this context, authoritarianism and demilitarization discourses and policies are within the other. Some call an action as authoritarian while others can call it demilitarization. Therefore, public policies are of importance for future shapes of both society and individuals. For the last 30 years, which is called neo-liberal, serious change and transformations have happened in state structures. These transformations of course have affected the role and power of states. Within this framework, how the transformation of state since 1980 have been shaped in economic, political and hegemony has been discussed in terms of New Public Administration, Governance, privatization of Government Business Enterprises, state intervention into economy and its controlling roles. More specifically, Turkey has been put under the scope to show neoliberal economic and political transformation of the state. In addition to economy policies, demilitarization, normalization and centralization policies have been highlighted.
Other ID | JA95GS97CE |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 1, 2016 |
Submission Date | September 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 55 |