İklim değişikliğinin temel olarak insan faaliyetlerinden kaynaklandığı uluslararası arenada kabul gören bir gerçektir. İnsanlık, Sanayi Devrimi ile dönüştürdüğü üretim sürecinin sonraki aşamalarına, kömür, petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıtları hammadde olarak dahil etmiş, doğal kaynakların hızlıca tüketilmesine ve atmosfere yayılan sera gazı miktarının aşırı artmasına sebep olmuştur. Bu süreç doğal kaynakların tükenmesi başta olmak üzere iklim değişikliği gibi pek çok olumsuz çevresel etkiyi beraberinde getirmiştir. İnsan faaliyetlerinin artan seyri sebebiyle fosil yakıtların çok fazla kullanılması ve ormansızlaşmanın ortaya çıkması, çevreye salınan sera gazlarını artırarak küresel ısınmayı hızlandırmıştır. Hava sıcaklığında yaşanan artış doğanın doğal işleyişini bozmuş ve küresel çapta çevre felaketlerini tetiklemiştir. İklim değişikliğinin neden olduğu kayıpların ortadan kaldırılması ancak döngüsel ekonomiye geçişin sağlanması ve bu ekonomik modelin bütüncül bir politika izleyerek yürütülmesiyle mümkün olmaktadır. Bu açıdan baktığımızda döngüsel ekonomi, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kirlilik gibi küresel çapta gerçekleşen sorunlarla mücadele eden ekonomik bir sistemdir. Böylece iklim değişikliğiyle mücadele, kolektif çaba gerektiren uluslararası bir sınama halini almıştır. Bu çalışmanın amacı, devletlerin iklim değişikliğiyle mücadele etme çabalarında döngüsel ekonomi politikalarından ne denli faydalandığının değerlendirilmesidir. Çalışmada kamu politikası olarak döngüsel ekonomi uygulamalarının benimsenmesinin iklim değişikliğiyle mücadeleye büyük katkı sunacağı görülmüştür. Türkiye’de “Sıfır Atık Projesi” gibi iklim değişikliğiyle mücadelede somut döngüsel ekonomi uygulamaları bulunmasına rağmen ayrıntılı bir döngüsel ekonomi politikası bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
| Primary Language | Turkish |
|---|---|
| Subjects | Business Administration |
| Journal Section | Articles |
| Authors | |
| Publication Date | June 30, 2025 |
| Submission Date | January 27, 2025 |
| Acceptance Date | March 6, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Volume: 9 Issue: 1 |