Yabancılaşma, geçmişi çok eskiye dayanan ve günümüzde sıkça bahsi geçen kavramlardan biridir. Kökeni Eski Ahit’teki puta tapma geleneğine kadar götürülen bu olgu pek çok düşünür tarafından farklı şekillerde ele alınır. Çalışmanın konusunu oluşturan yabancılaşma olgusu, Müfide Ferit Tek’in “Aydemir” (1918) ve Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın “Hakk’a Sığındık” (1919) romanları çerçevesinde incelenmiştir. Bir yıl ara ile basılan bu iki roman farklı konu ve temaları içermesi bakımından yabancılaşma olgusunu çeşitli cepheleriyle irdeleme imkânı sunar. Millî Edebiyat dönemi içerisinde basılan iki eser, yazarlarının bakış açısına göre şekillenen farklı bir yorumla dönemlerine tutulan projeksiyon işlevi görür. Toplumun yaşadığı sosyo-ekonomik bunalımları, yöneticiler ile halk arasındaki sıkıntıları, dönemin Türkleri’nin Ruslaştırılma politikasını konu alan romanlarda toplumsal yabancılaşmanın izlerini sürmek mümkündür. Diğer cephesiyle bireylerin sosyo-kültürel çevrenin tesiriyle yaşadıkları benlik yitimi neticesinde ortaya çıkan bireysel yabancılaşma da kurgu içerisinde yer alır. Bu anlamda romanlarda yer alan yabancılaşma unsurlarının tespit edilerek tasnif edilmesi amaçlanır. Çalışma, “Giriş” bölümünün ardından yabancılaşma olgusunun genel bir izahını içerir. İncelenen romanlarda “Ekonomik Yabancılaşma”, “Dinsel Yabancılaşma”, “Aydın Yabancılaşması”, “Bireyin Siyasi Otoriteye/Yönetime Yabancılaşması”, “Benlik Kaybı/Yitimi”, “Musiki ve Yabancılaşma”, “Evlilikte Yabancılaşma” gibi alt başlıklar etrafında yaşanan yabancılaşma türleri tespit edilmiştir. Çalışmada toplumda yaşanan siyasi ve sosyal olayların bireylerin ekonomik refah düzeylerini etkilediği görülmektedir. Türkler’in sömürgeleştirilme politikaları neticesinde benlik kaybı yaşamaları, kendi kültürel ve dinî değerlerine yabancılaşarak asimile olmaları kültürel yozlaşmanın tezahürü addedilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Temmuz 2022 |
Gönderilme Tarihi | 20 Mayıs 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |