In this article, a kind of “living future” issue is questioned through science and fiction portraits. Although there are traces of thinkers who approach the vast world of technology with the criticism of humanities; this theoretical background is brought into focus in this article in accordance with the modern transformation of technology and its philosophical reflections. Undoubtedly, the Covid-19 epidemic, which affects the entire globe and legitimizes many technological experiences, makes this questioning a timely initiative. As a matter of fact, ancient themes of science and fiction such as space, time, war, machines, robots, artificial intelligence, data, gene, bio-technology, microbes, viruses, body, health, death / immortality, memory, cyber-world, authority, automation, space, climate, demography, vehicles and devices have made modern people ‘witnesses to themselves’ rather than viewers in the hands of this epidemic. This article, which looks at this testimony embodied in science fiction from a close distance, examines the appearance of the dim tunnel through which the modern world enters in a dark way. For this purpose, the relationship between science and fiction, between science fiction and reality, between reality and future, between tools and modern people, and between philosophy and futurism is debated.
Bu makalede bilim ve kurgu portreleri üzerinden bir tür “yaşanan gelecek” sorgulaması yapılmaktadır. Çalışmada teknolojinin engin dünyasına sosyal bilimlerin eleştirelliğiyle yaklaşan düşünürlerin izleri varsa da; bu teorik arkaplan, bu makalede teknolojinin çağcıl dönüşümü ve felsefi yansımaları gereğince yeniden mercek altına alınmaktadır. Hiç şüphesiz tüm küreyi etkisi altına alan ve birçok teknolojik deneyimi meşrulaştıran Covid-19 salgını, bu sorgulamayı doğru zamanlı bir girişim yapmaktadır. Nitekim uzay, zaman, savaş, makineler, robotlar, yapay zekâ, veri, gen, biyo-teknoloji, mikroplar, virüsler, beden, sağlık, ölüm/süzlük, hafıza, siber-dünya, otorite, otomasyon, mekân, iklim, demografi, taşıtlar ve aygıtlar gibi bilim ve kurgunun kadim temaları, bu salgının ellerinde biz modernleri izleyici olmaktan çıkarıp, ‘kendine tanık’ yapmıştır. Tam da bilim kurguda vücut bulan bu tanıklığa belli bir mesafeden bakan bu makalede, modern dünyanın gözünü karartıp girdiği loş tünelin görünümlerini incelenmektedir. Bu amaçla bilimin kurguyla, bilim kurgunun gerçekle, gerçeğin gelecekle; araçların modern insanla ve felsefenin fütürizmle ilişkisi ele alınmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2021 |
Gönderilme Tarihi | 12 Kasım 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
0216 355 56 19 WhatsApp numarasıyla iletişime geçebilirsiniz.
Bu dergideki makaleler Creative Commons Atıf-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.