Yeni iletişim teknolojilerinin gelişimiyle birlikte akıllı telefon kullanım oranlarında kayda değer bir artış olmuş, bu araçlar McLuhan’ın yıllar önce öngördüğü gibi bireyin bir uzantısı haline gelmiştir. Akıllı telefon kullanımının günlük hayatta sağladığı pek çok yarardan söz edilebileceği gibi olumsuz olarak nitelendirilebilecek tarafları da bulunmaktadır. Son yıllarda akademik tartışmalarda ve medyada karşılaşılan “nomofobi” kavramı bu bağlamda incelenmeye değerdir. Nomofobi, kısaca “akıllı telefondan yoksun kalma korkusu” olarak tanımlanabilir. Bu çalışmada akıllı telefon kullanımının daha çok genç bireylerde yoğunlaştığı göz önünde bulundurularak Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin 353 öğrencisiyle anket tekniği kullanılarak bir “nomofobi” araştırması gerçekleştirilmiştir. Öğrencilerin nomofobi düzeylerini belirlemeyi amaçlayan bu araştırmada geçerliliği ve güvenilirliği test edilmiş olan Nomofobi ölçeğinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin yüzde 40,50’sinin nomofobik olduğunu, Nomofobi Ölçeği’nden aldıkları ortalama puan da nomofobi düzeylerinin ortalamanın üzerinde olduğunu ortaya koymaktadır. Ölçeğin iki alt boyutunu oluşturan “İletişimi Kaybetme ve Bilgiye Ulaşamama” boyutlarında nomofobinin öğrenciler arasında yaygınlaştığı tespit edilmiştir. Ayrıca kadınların nomofobi düzeylerinin erkeklerden anlamlı şekilde farklılaştığı tespit edilmiştir. Kadınların “iletişimi kaybetme ve cihazdan yoksunluk” boyutlarındaki nomofobi düzeylerinin anlamlı şekilde erkeklerden yüksek olduğu görülmüştür. Katılımcıların özellikle aileleri ve arkadaşlarıyla bağlantılarının kesilmesinden ve kendilerine ulaşılamamasından endişe ettikleri saptanmıştır.
With the development of new communication technologies, there has been a significant increase in the rates of smartphone use, which has become an extension of the individual, as McLuhan predicted years ago. There are many benefits that smart phone use can provide in daily life as well as negative ones. In recent years, the concept of nomophobia encountered in academic debates and in the media is worth examining in this context. Nomophobia can be defined as fear of lack of smartphone. In this study, considering the fact that the use of smart phones is mostly concentrated in young people, a nomophobia research was conducted with 353 students of Kocaeli University Faculty of Communication using the survey technique. The aim of this study is to determine the nomophobbia levels of the students. In this study Nomophobia scale was used. At the end of the study, it was understood that 40.50 percent of the students are nomophobic and nomophobia levels are above average. It has been determined that nomophobia has become widespread among students in the dimensions of Communication Loss and Unsecretion which constitutes two sub-dimensions of the scale. In addition, it was determined that women's nomophobia levels differed significantly from men. It has been observed that the level of women's loss of communication and device deprivation is significantly higher than that of men. It was found that the participants were concerned that their connections with their families and friends were lost and they could not be reached.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2018 |
Gönderilme Tarihi | 1 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |
0216 355 56 19 WhatsApp numarasıyla iletişime geçebilirsiniz.
Bu dergideki makaleler Creative Commons Atıf-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.