Sayyid Qutb is one of the most important thinkers that demonstrated the theoretical framework of Islamism in the 20th century. He revealed a major influence on his own period and subsequent generations with the conception of himself, especially the “ignorance” and “Muslim community”. Although Islamist militant groups have been most affected by Qutb, the majority of “moderate” Islamist movements have accepted a part of his legacy. In addition, he has a special place in the Muslim Brotherhood, in which he had remained until his death since the beginning of 1950s. His views were particularly effective on the younger generation of the Brothers during the 1970s. The Brothers can never see a thinker like Qutb inside their society. His works, Milestone and Fi Zilal’il Koran, reached a wide audience within the Brothers. However, a significant portion of Qutb’s views was incompatible with the thought of the Brothers founder Hassan al-Banna and coming general Murshid. The Brothers, also, established electoral alliances with secular parties having very different ideological positions in 1980s, and then progressively crossed a more moderate line with regime. The Brothers selected moderate people not to disturb the regime, stayed away from violence in order to obtain a legal status, and tried to ensure participation in the elections despite government pressure. Thus, Qutb’s effect has been greatly weakened inside the Brothers. In spite of a big respect to the memory of “martyred” Sayyid Qutb among the Brothers, only a part of his heritage has been currently accepted by them
Özet
Seyyid Kutub, 20. Yüzyılda İslamcılığın teorik çerçevesini ortaya koyan en önemli düşünürlerden biridir. Özellikle “cahiliye” ve “Müslüman toplum” kavramlaştırmaları ile kendi döneminin yanı sıra kendisinden sonraki nesiller üzerinde de büyük bir etki ortaya koymuştur. Kutub’un görüşlerinden en çok etkilenenler İslamcı militan gruplar olsa da “ılımlı” İslamcı hareketlerin büyük bölümü de onun mirasının bir kısmına sahip çıkmışlardır. Buna ilaveten, 1950’lilerin başlarında katıldığı ve idam edilerek öldürüldüğü tarihe kadar içinde kalmayı sürdürdüğü Müslüman Kardeşler açısından da Kutub’un özel bir yeri bulunmaktadır. 1970’ler boyunca görüşleri Kardeşlerin özellikle genç nesli üzerinde etkili olmuştur. Kardeşler bir daha Seyyid Kutub gibi bir düşünür çıkaramamıştır. Kutub’un hem Yoldaki İşaretler’i hem de tefsiri Fi Zilal’il Kur’an Kardeşler içinden oldukça geniş bir okuyucu kitlesine ulaşmıştır. Bununla birlikte, Kutub’un görüşlerinin önemli bir kısmı, Kardeşlerin kurucusu Hasan el-Benna ile daha sonra gelen Genel Mürşidlerin düşünce dünyası ile uyuşmamıştır. Ayrıca Kardeşler, özellikle 1980 sonrasında kendisi ile çok farklı ideolojik tutuma sahip seküler partilerle seçim ittifakları kurmuş ve rejim karşısında gittikçe daha ılımlı bir çizgiye oturmuştur. Bunun için rejimi rahatsız etmeyecek ılımlı kişilerin seçilmesine gayret gösterilmiş, yasal bir statü elde edebilmek için şiddete karşı durulmuş, hükümet baskılarına rağmen seçimlere katılım sağlamaya özen gösterilmiştir. Böylece Kutub’un tesiri Kardeşler içinde büyük ölçüde zayıflamıştır. Günümüzde Kardeşler tarafından “şehid” Seyyid Kutub’un anısına büyük saygı duyulmakla birlikte onun mirasının ancak bir bölümü kabullenilmektedir.
Anahtar Kelimeler: Seyyid Kutub, Müslüman Kardeşler ve İslamcılık.
Abstract
Sayyid Qutb is one of the most important thinkers that demonstrated the theoretical framework of Islamism in the 20th century. He revealed a major influence on his own period and subsequent generations with the conception of himself, especially the "ignorance" and "Muslim community". Although Islamist militant groups have been most affected by Qutb, the majority of "moderate" Islamist movements have accepted a part of his legacy. In addition, he has a special place in the Muslim Brotherhood, in which he had remained until his death since the beginning of 1950s. His views were particularly effective on the younger generation of the Brothers during the 1970s. The Brothers can never see a thinker like Qutb inside their society. His works, Milestone and Fi Zilal'il Koran, reached a wide audience within the Brothers. However, a significant portion of Qutb’s views was incompatible with the thought of the Brothers founder Hassan al-Banna and coming general Murshid. The Brothers, also, established electoral alliances with secular parties having very different ideological positions in 1980s, and then progressively crossed a more moderate line with regime. The Brothers selected moderate people not to disturb the regime, stayed away from violence in order to obtain a legal status, and tried to ensure participation in the elections despite government pressure. Thus, Qutb’s effect has been greatly weakened inside the Brothers. In spite of a big respect to the memory of "martyred" Sayyid Qutb among the Brothers, only a part of his heritage has been currently accepted by them.
Key Words: Sayyid Qutb, The Muslim Brotherhood ve Islamism.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 9 Nisan 2015 |
Gönderilme Tarihi | 9 Nisan 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 2 Sayı: 3 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.