Bu çalışmada risk ve tehdit kavramları temelinde ve güvenlik tedbirleri kapsamında siber uzama yönelik güvenlikleştirme olarak tanımlayabileceğimiz, gözetim, denetim ve kontrolü meşrulaştırma stratejilerinin ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. Güvenlikleştirmeye olanak sağlayan söylemsel stratejiler, siber uzamı düzenlemeye yönelik politika metinleri aracılığıyla inşa edilmektedir. Politika metinleri, resmî söylemin kamuya sunulma aracı olarak yönetimin eylemlerini meşrulaştıran ve yasallaştıran ideolojik bir pratiğe olanak sağlamaktadır. Politika metinleri aynı zamanda, hegemonyanın geliştirildiği, toplumun farklı sınıflarının sisteme dahil edildiği, dolayısıyla devletin meşruiyetinin ve devlete olan güvenin pekiştirildiği araç işlevi görmektedir. Bu kapsamda hazırlanan çalışmada, Türkiye, AB ve ABD siber güvenlik politika metinleri eleştirel söylem analizine tabi tutulmuştur. Norman Fairclough’un üç boyutlu eleştirel söylem analizinin izlendiği bu çalışmada, metinlerin “mezo düzey” analizine yer verilmiştir. Mezo düzey analiz, söylemsel temalar, stratejiler ve diğer metinlerle bağlantılarının ortaya çıkarılmasına olanak sağlamaktadır. Siber uzama yönelik düzenlemelerin kapsamının kişi hak ve özgürlüklerini ihlal edecek şekilde genişletilmesi dikkate alındığında, politika metinlerinin analizi, uzama yönelik kontrol, denetim ve gözetim faaliyetleri ve ideolojik pratikleri görünür kılmaktadır. Siber uzama yönelik düzenlemelerin ve tartışmaların güncelliğini koruması ve “güvenlik”, “güvende olma” gibi çerçeveler altında gerçekleştirilen düzenlemelerin kapsamının kişi hak ve özgürlüklerini ihlal edecek şekilde genişletilmesi dikkate alındığında; bu çalışmanın siber uzama yönelik kontrol, denetim ve gözetim faaliyetlerinin tarihsel toplumsal bağlamını ve politika metinleri aracılığıyla görünmez kılınan ideolojik pratikleri görünür kılma açısından, özellikle iletişim çalışmaları alanında siber uzama yönelik çalışmalara katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir.
This study aimed to reveal the strategies of legitimization of surveillance and control under the name of security measures for cyberspace, through the concepts of risk and threats. Discursive strategies that allow securitization are built through policy texts to regulate cyberspace. Policy texts are the means of publicizing official discourse and allow an ideological practice that legitimizes and legalizes the actions of the administration. Also, policy texts are the tools that the hegemony is developed, different classes of society are included in the system, and thus the legitimacy of the state and the trust in the state are reinforced. In this regard, the USA, EU, and Turkey's cybersecurity policy documents were subject to critical discourse analysis. In this study, critical discourse analysis method of Norman Fairclough was used and a meso-level analysis was performed. The Meso-level analysis makes it possible to reveal discursive themes, strategies, and their connections with other texts. Considering the widening of the scope of the regulations on cyberspace in a way that violates the rights and freedoms of individuals, analysis of policy texts makes visible control and surveillance activities and ideological practices. Considering that the regulations and discussions on cyberspace are kept up-to-date and the scope of the regulations made under the frameworks such as "security" and "being safe" is expanded in a way that violates the rights and freedoms of individuals; it is considered that this study will contribute to studies especially in the field of communication studies, in terms of making visible the historical social context of control and surveillance activities for cyberspace and ideological practices made invisible through policy texts.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Tüm Sayı |
Authors | |
Publication Date | December 29, 2021 |
Submission Date | July 1, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 8 Issue: 17 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.