Abstract
Bir toplumun her alanında yaşanan değişim ve dönüşümler sinemada karşılığını
bulmaktadır. Türk Sineması için de aynı durum geçerli olup son yirmi yılda dünya
üzerinde dramatik bir seyir izleyen toplumsal, kültürel, ekonomik ve siyasal olmak üzere
pek çok alanda gerçekleşen değişim ve dönüşümler sinemayı doğrudan etkilemiştir. İlk
filmi C Blok ile 1999’dan beri topluma ayna tutan Zeki Demirkubuz, filmlerinde konu
edindiği toplumsal olaylar ve karakterleri ile anılan gelişmelere tanıklık etmektedir.
Yeni Türk Sinemasının başlıca isimlerinden Zeki Demirkubuz’un filmlerinde toplumsal
gerçekçi bir çerçevede ele alınan toplumsal sorunların şekillendirdiği son derece
derinlikli bireysel dünyalar dikkat çekmektedir. Söz konusu dünyalar ve bunlardan
topluma yapılan geri dönüşler anlatım üslubu ile incelemeye değerdir. Bu çerçevede
yönetmenin C Blok (1994), Masumiyet (1997), Üçüncü Sayfa (1999), Yazgı (2001),
İtiraf (2001), Bekleme Odası (2003), Kader (2006), Kıskanmak (2009), Yeraltı (2012)
ve Bulantı (2015) olmak üzere 10 filmi kronolojik sırası ile tematik film çözümlemesi
yönteminden yararlanılarak analiz edilmiş ve filmlerin toplum-birey ekseninde kurduğu
bağ betimlenmeye çalışılmıştır.
Yönetmenin filmleri hakkında genel bir fikir verme hedefinin yanı sıra, Demirkubuz
filmlerine konu olan erkek ve kadın yaşantıları, toplumsal gerçekçilik çerçevesinde
karşılık bulan sorunların çıktısı olarak ayrıntılı biçimde irdelenmektedir. Keza toplumdaki
gerçeklik ile Demirkubuz filmlerinin dramatik uzayı arasında bir bağ kurulmasına
odaklanılarak konuya ilişkin gelecek çalışmalara yeni bir boyut kazandırılmak
istenmektedir.