Çalışmanın amacı iletişim eğitim konusunda Türkiye’deki araştırmaları tespit etmek ve bu araştırmaların genel durumunu temalara göre değerlendirmektir. Araştırmada betimsel içerik analizi yapılmıştır. Araştırmada DergiPark internet sitesinde iletişim eğitimi konusunda yayınlanan 52 makale örneklem olarak seçilmiştir. Makaleler “iletişim eğitimi” anahtar kelimesi kullanılarak elde edilmiştir. Makaleler Wilson ve arkadaşlarının (2023) belirlediği, eğitmen kaynakları, eğitmen davranışı, K-12 eğitimi, etik ve özgür konuşma, kamu önünde konuşma ve tartışma, teknoloji, iletişim etkileşimi, kimlik ve kültür ile değerlendirme teması üzerinden analiz edilmiştir. Makalelerin neredeyse yarısının değerlendirme makalesi olduğu sunucuna varılmıştır. 1998 yılından 2023 yılına kadar yayınlanan makalelerde genel olarak 70 yıllık iletişim eğitimi değerlendirilmiştir. Temel sorunların fakülte ve mezun sayısının fazla olduğu, kaynakların yeterli düzeyde olmadığı, tespit edilmiştir. Özellikle iki konu üzerinde tartışılmıştır. İlki medya sektörüne personel mi yetiştirmek yoksa toplumu analiz eden genel kültürü kapsamlı olan, sorgulayan bir birey mi yetiştirmek. İkinci olarak müfredatların hazırlanması ve güncellenmesi konusu makalelerde tartışılmıştır. Ayrıca YÖK’ ün akreditasyon ve yeterlilik uygulamalarının iletişim eğitimini etkilediği düşünülmektedir. Bu çalışma yazarların iletişim eğitimi konusunda geçmişten günümüze kadar ortaya koyduğu fikirlerin değerlendirilmesi açısından dikkat çekicidir.
The objective of this study is to catalogue and assess research pertaining to communication education in Türkiye, categorising them according to thematic focus. A descriptive content analysis method was employed for this research. From the DergiPark platform, 52 articles concerning communication education were chosen for analysis. These articles were procured using the search term “communication education” and subsequently scrutinised based on themes posited by Wilson et al. (2023), namely: educator resources, teacher behaviour, K-12 education, ethics in conjunction with free speech, public oration and debate, technological advances, communicative interaction, cultural and individual identity, and evaluative methods. Our findings suggest that nearly half of these articles centred around evaluative methodologies. The body of work published between 1998 and 2023 predominantly reflects upon seven decades of evolution in communication education. The prevailing challenges identified encompass an overabundance of faculties and alumni and a palpable deficiency in requisite resources. Two salient issues emerged from the discourse: firstly, the debate over whether the emphasis should be on training individuals for media-specific roles or cultivating critically-minded individuals enriched with a comprehensive cultural understanding capable of societal analysis. Secondly, there was significant deliberation regarding the formulation and periodic revision of curricula. Moreover, the accreditation and qualification protocols as mandated by YÖK are perceived to have a consequential impact on communication education. This study is remarkable in terms of evaluating the ideas put forward by the authors on communication education from past to present.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | November 30, 2023 |
Submission Date | September 15, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 42 - 20th-Year Special Issue |