Abstract
Baskil, kültürel değerlerin canlı bir şekilde yaşatıldığı Elazığ’ın önemli ilçelerinden birisidir. Halkın geleneksel değerlerine sahip çıkması, bölge kültürünün uzun yıllar canlı kalmasını sağlamıştır. Yahya Kemâl “Ne harâbî ne harâbâtîyim / Kökü mazide olan âtîyim.” diyor. Ata kültüne, tarihe ve kültürel değerlere olan bu köklü bağlılık, kimlik bilincine sahip bireyler yetiştirme açısından oldukça önemlidir.
Gelenek, bir toplumda kutsal kabul edilen kültürel değerlerin, nesilden nesile aktarılarak süreklilik arz etmesidir. Her birey, ait olduğu milletin toplumsal mirasından taşıdığı değerlerle kolektif bilinçte ölümsüz kodlar oluşturur. Askere gitme de kutsal bir vatan görevi olup halk arasında geleneksel değerler ile kutsanmaktadır. Askerlik, baba ocağından ayrılan her gencin hayatında, değişim ve dönüşüm yaratan, bilinç oluşturma açısından önemli bir geçiş dönemidir. Halk arasında askere gitmeyen gence kız verilmemesi, askerliğin erginlenme mekânı olarak önemine işaret etmektedir.
Çalışmada, Baskil ve çevresinde askere yollama geleneğine bağlı ritüeller (genci üç defa yukarı fırlatma, simit ısırtma, askerin mektuplarında yumurta pişirip ona yedirme vb.) kültürel bellekteki önemi açısından ele alınarak sembolik olarak tahlil edilmiştir. Böylece geleneklerin oluşumunda mitolojinin ve inanışların önemi vurgulanmıştır.