As it is known, one of
the most important cultures of the world is Turkish culture. Muhammad Iqbal had
the opportunity to meet various extensions of Turkish culture beginning the
first stages of his life. His acquiantance with Turkish culture took place,
especially during Abdulhamit the Second, the period of the İttihat Terakki and
during the activities of the Teşkilat-ı Mahsusa in India. The concepts such as
the Ottoman State, the caliph and the Islam were started to be indirectly
discussed in the Indian public opinion, the unfavorable attitudes of the
British against these concepts aroused opposite thoughts and feelings and the
wars accelerated this situation. Muhammad Iqbal, who felt the anti-British
reactions which was caused by Canakkale wars, got involved in various
activities. Iqbal struggled for the awakening of Indian Muslims by referring
the courage of Ottoman Turks against the British. This attitude of Iqbal
towards the power of the British empire was questioned in its own geography for
the first time. The end of the First
World War and the beginning of the national struggle under the leadership of
Mustafa Kemal reinforced the positive attitude of İkbal to Turkish, he showed a
great deal of enthusiasm and excitement against the British imperialism and
supported National struggle. Iqbal was one of the hardest-working invidual in
terms of both thought and deed. The personality of Ottoman Turk is its own
personality, his goal, became target of the Indian Muslims and his success was the
success of oppressed nations
Bilindiği üzere dünyanın en önemli kültürlerinden
birisi Türk kültürüdür. Muhammed İkbal de Türk kültürünün çeşitli uzantılarıyla
tanışma imkanına hayatının ilk evrelerinden itibaren başlamıştır. Onun Türk kültürüyle
tanışması özellikle II. Abdülhamit, İttihat Terakki dönemi bilhassa Teşkilat-ı
Mahsusa’nın Hindistan’daki faaliyetleri çerçevesinde zemin bulmuştur. Dolaylı
olarak Osmanlı Devleti, halife, İslamiyet gibi kavramlar Hint kamuoyunda
tartışılmaya başlanmış, İngilizlerin bu kavramlar karşısında gösterdikleri
olumsuz tavırlar aksi sedaların yeşermesini sağlamış ve savaşlar bu durumu
hızlandırmıştır. Çanakkale Muharebeleri'nin Hint kamuoyunda uyandırdığı İngiliz
karşıtı tepkileri hisseden Muhammed İkbal, bu konuda çeşitli faaliyetler içine
girmiştir. İkbal, Osmanlı Türklerinin İngilizler karşısında gösterdiği
cesareti, Hintli Müslümanların uyanışı için vesile kılmaya çalışmıştır.
İkbal’in bu tavrı üzerinde güneş batmayan bir imparatorluğun gücünün kendi coğrafyasında
ilk defa sorgulanmasının da başlangıcını teşkil etmiştir. Birinci Dünya
Savaşı’nın sona ermesi ve akabinde Mustafa Kemal’in önderliğinde Milli
Mücadele’nin başlatılması, İkbal’in Türklere olan olumlu tavrını daha da
pekiştirmiş, İkbal büyük bir şevk ve heyecanla İngiliz emperyalizmine karşı saf
tutmuş, Milli Mücadele’nin yanında yer almıştır. İkbal gerek düşünce bazında
gerekse fiiliyatta konuyla ilgili en esaslı çabaları sarf edenlerden birisi
olmuştur. Onun için Osmanlı Türk’ünün kişiliği aynı zamanda kendi kişiliği,
onun hedefi Hintli Müslümanların hedefi, başarısı mazlum milletlerin
başarısıdır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Geography |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2019 |
Submission Date | August 13, 2018 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 21 Issue: 2 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.