Toplumsal yaşam bakımından doğurduğu sonuçlar itibariyle hukuku ve bilhassa ceza hukukunu doğrudan ilgilendiren ve dönem dönem kendini gösteren depremler, insanoğlunun dikkatsiz ve özensiz davranışları ile birleşince amansız tuzaklara ve kitle imha silahlarına dönüşebilmektedir. Deprem, bir yandan bina veya yapı eserlerinin yıkılması sebebiyle ölüm ve yaralama hadiselerinin gerçekleşmesine sebep olmakta diğer yandan ise oluşturduğu korku, kaos ve kargaşa ortamı sebebiyle potansiyel suçlulara bir fırsat sunmaktadır. Vazedildiği ilk andan itibaren günümüze kadar gelen süreçte İslam hukukçuları hayatın her alanına ilişkin kural ve yasakları en ince ayrıntısına kadar tespit etmiş ve bizlere hukuka dair zengin bir malzeme mirası bırakmıştır. Söz konusu kaynaklar bünyesinde depreme ve doğurduğu zararlı sonuçlara ilişkin bilgileri de bulabilmek mümkündür. Bu çalışmada klasik İslam hukuku kaynaklarında geçen “yıkılmaya yüz tutmuş duvarlar” bahsi, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışlar sebebiyle gerçekleşen bina veya yapı eseri yıkılmaları sonucunda meydana gelen ölüm ve yaralama hadiseleri ekseninde incelenmiştir. Bu kapsamda, günümüz hukuk anlayışıyla, yer yer pozitif hukuk ile mukayeseye başvurarak ve yargı kararlarından yararlanılarak cinâyet-i hâit suçunun özel unsurları tespit edilmiş, tespit edilen unsurların her biri ayrı ayrı irdelenmiş ve suça karşılık öngörülen yaptırımlara değinilmiştir.
Earthquakes, which directly concern law and especially criminal law due to their consequences in terms of social life and manifest themselves from time to time, can turn into relentless traps and weapons of mass destruction when combined with the sloppy and careless behavior of human beings. On the one hand, earthquake causes death and injury due to the collapse of buildings or structures, and on the other hand, it provides an opportunity to potential criminals due to the atmosphere of fear, chaos and chaos it creates. From the moment it was first preached to the present day, Islamic jurists have determined the rules and prohibitions regarding every aspect of life down to the smallest detail and have left us a rich legacy of material on law. It is also possible to find information about the earthquake and its harmful consequences within the resources in question. In this study, the topic of "walls that are about to collapse" in classical Islamic law sources is examined in the context of death and injury incidents that occur as a result of the collapse of buildings or structures due to behaviors contrary to the obligation of care and attention. In this context, the special elements of the crime of cinâyet-i hâit have been identified with today's understanding of law, sometimes by comparing it with positive law and by making use of judicial decisions, each of the detected elements has been examined separately and the sanctions envisaged for the crime have been mentioned.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Criminal Law |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 3, 2025 |
Submission Date | April 19, 2024 |
Acceptance Date | July 18, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 6 Issue: 2 Prof. Dr. Mustafa Avcı'ya Armağan |