Günümüzde bilim ve teknoloji gibi alanların yanında eğitimsel açıdan ilerlemeler, farklılaşmalar, yönelimler olmaktadır. Bu gelişmeler, eğitim kurumlarının yapısı, amacı, içeriği, ölçme ve değerlendirme süreci, yöntem ve teknikler gibi konulardaki değişimleri de beraberinde getirmiştir. Eğitim ile ilgili değişim ve gelişmeler devam ederken, bu sistemin ana uygulayıcısı konumunda olan öğretmenlerde bu gelişmelere ayak uydurmaya çalışmak durumundadırlar. Modern zamanın ve toplumlarının gereksinim ve değerlerine uygun bireylerin, vatandaşların, öneticilerin yetiştirilmesi eğitim sisteminin üç temel unsuru olan eğitim programları, öğrenci ve öğretmene gereken ehemmiyetin verilmesiyle mümkündür. Öğretmen eğitim sürecinde diğer tüm öğelere mana kazandıran ve eğitimin meydana gelmesinde en büyük etkiye sahip ögedir. Çağın koşullarına göre ortaya çıkan gelişmeler ışığında, öğretmenlik mesleğiyle ilgili olarak öğretmenin sahip olması gereken temel kişisel ve mesleki nitelikler, devamlı bir şekilde eğitimciler tarafından tespit edilerek onlara kazandırılmaya çalışılmıştır. Nâfi Atuf Kansu’nun kitap ve makalelerindeki düşünceleri incelenerek öğretmenlik mesleğine yönelik görüşlerini belirlemeyi amaç edinen bu çalışma, eğitimin en temel öğesi olan öğretmene gereken önemin verilmesi noktasında ciddi katkılar sağlayacaktır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden doküman analizi (incelemesi) yöntemi kullanılmıştır. Bu yöntem, araştırılması amaçlanan olgu veya olgular hakkında bilgi içeren yazılı materyallerin analizini kapsamaktadır. Araştırma sonucunda Kansu’nun eğitimin temel unsurlarından biri olan öğretmenlik hakkındaki örüşleri şu şekilde ortaya konulmuştur: Eğitimin en büyük sorumluluğu öğretmene aittir. Öğretmenin öğrenciden şikâyet etme hakkı yoktur. Toplumu şekillendirecek olan öğretmenler kendi alanlarında yetkin olmalı, üncel konuları takip etmelidir. Her kitap bir muallime muhtaçtır. Muallim, derslerde ele aldığı kitapların uygulayıcısı olmalıdır ki çocuk üzerinde tesirli olabilsin Taassup ve siyaset öğretmenin meslek hayatında kaçınması gereken iki önemli olaydır. Öğretmen bu olayları eğitim hayatına yansıttığı zaman çocukları ilgilenmeleri gereken olaylardan uzaklaştırıp birkaç kişinin tesirine bırakır. Böylece öğretmen çocuğun nezdinde kendi değerine gölge düşürmekle kalmaz aynı zamanda öğretmenin siyaset temelli oluşturacağı kurumlarda istikbal hayatı için de hastalıklı olur. Çocuğu etkilemenin en tesirli yolu ona zihninden ziyade kalbinden yaklaşmaktır. Öğretmen bunu yapabildiği sürece başarılı olur. Bu eğitim ise eğitim sistemindeki derslerden ziyade bütün hayatı kapsamalıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 5 Sayı: 4 |