Özet:
Bu çalışmanın amacı Kuş Cenneti Milli Parkı’nda park yönetimi ve yöre halkı arasındaki ilişkiyi tarihi bir perspektif ile incelemektir. Kuş Cenneti Milli Parkı ve diğer milli parkların ayrıntılı yazılı tarihi bulunmadığı ve milli parklarla ilgili çalışmalarda farklı perspektifler kullanıldığı için, bu çalışma tamamen saha çalışmasına ve Milli Parklar arşivlerinden elde edilen belgelere dayandırılmıştır. Çalışmada kullanılan data çoğunlukla Kuş Cenneti Milli Parkı ve Eski Sığırcı Köyü’nde 1999 yaz ve sonbaharında elde edildi. Milli Park Arşivleri ise Kuş Cenneti Milli Parkında ve Bandırma Kuş Cenneti Mühendisliğinde incelendi. Milli Park tarihinin bazı ayrıntıları sadece Eski ve Yeni Sığırcı Köyleri halkının sözlü tarihinden elde edilebilmiştir. Araştırma sonuçları göstermiştir ki; başlangıçtaki heyecan ve ortak çalışmaya rağmen, özellikle KOSSWİG ayrıldıktan sonra, zamanla milli park yönetimi ve yöre halkı arasında önemli problemler ortaya çıkmış ve bu problemler uygun zeminlerde konuşulup çözülmediği için park ile halk arasında kronik bir rahatsızlık haline gelmiştir. Manyas Gölü gibi çok değerli bir sulakalanın ve Kuş Cenneti Milli Parkı’nın etkili bir şekilde korunması için, park ile halk arasında süregelen bu problemlerin giderilmesi, yöre halkının 1960’larda olduğu gibi parka yeniden sahip çıkması ve kendisini onun bir parçası olarak görmesi sağlanmalıdır. Bunun yolu, dünyada milli park anlayışında son 15-20 yıldır yaşanan ve temelde yerel kaynak kullanıcılarının haklarını tanıyan ve planlamada onları da karar verme sürecine katmayı amaçlayan yeni milli parkçılık anlayışını uygulamaya çalışmaktır. Katılımcı Doğal Kaynak Yönetimi Modeli olarak adlandırılan bu yeni yaklaşım koruma faaliyetlerinin çıkış noktası olmalıdır. Aksine koruma çalışmalarından başarılı sonuçlar almak mümkün değildir.
Abstract:
This research aims at investigating the relationship between local resouce users and national park administration at Kuş Cenneti National Park. Because histories of individual national parks have not been written in Turkey, this research based on data collected during fieldwork and the archives of the National Parks. These data were collected during a fieldwork conducted in Eski Sığırcı (Kuş Cenneti) Köyü in the summer and fall of 1999. Open-ended interviews provided the details of the history of the national park and archival data complemented the findings. The results showed that despite locals’ enthusiasm and exciment at the beginning, a sistematic alineation of local residents took place over time. Especially after KOSSWİG left the area, increasingly problems arose between park management and residents. These problems turned into an enduring dispute because the administration rejected discussing and solving the conflicts. Wants and desires of local residents were ignored by the park administration. To provide better protection the administration should get the support of local residents as used to be around the 1960s. To do this, the administration should try to apply the new concept of national park which fovors the property rights and participation of local resident in management decision making. Community-based Conservation should be seen as an important alternative to the current conservation practice. Otherwise it would be impossible for protection efforts to succeed.
Primary Language | tr;en |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | March 8, 2011 |
Submission Date | March 8, 2011 |
Published in Issue | Year 2003 Volume: 8 Issue: 9 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License