Sosyoloji literatürünün son yıllarda ki önemli kavramlarından biri küreselleşme bir diğeri de kimlik kavramıdır. Bu literatür içerisinde küreselleşmenin ve kimliğin ne olduğu, tarihsel arka planında neler olduğu, günümüzde nasıl bir seyir izlediği, gelinen noktanın hangi yönlerden olumlu, hangi yönlerden olumsuz değerlendirildiği farklı düşünce grupları tarafından ele alınmaktadır. Küreselleşme kavramı, uzun bir süredir dünyada ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal olayları ifade etmek için kullanılmaktadır. Küreselleşme sınırların belirsizleşmesiyle beraber sermaye hareketlerinin daha serbest hareket ettiği bir süreci ifade etmektedir. 1990’lı yılların başında hızını artıran, siyasi alanda Sovyetler Birliğinin dağılması, teknolojik alanda iletişim ve bilişim teknolojilerinin gelişmesi olarak kendini gösteren küreselleşme, kimlik üzerinde derin etkiler bırakmaktadır. Bununla beraber küreselleşme toplumsal yaşam üzerinde zamansal ve mekânsal ilkelerin istikrarsızlaştığı bir zemine yol açmaktadır. Hiçbir zaman sabit bir alan ve insan topluluğu sınırları içinde işlemeyen, her zaman sınırları aşan küreselleşmenin bu karakteri kriz ve bunalımlara yani kimliksizliğe yol açmaktadır. Bu yüzden günümüzde kimlikler, belirsizlik tarafından belirlenmiş duygulara ve parçalanmış kimliklere karşılık gelmektedir. Bu bağlamda çalışmamız, kimlik kavramını küreselleşme boyutunda zaman-mekân sıkışması perspektifinden ele almaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Creative Arts and Writing |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 26, 2020 |
Submission Date | March 23, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 64 |