Sinema; resim, edebiyat, heykel, mimari, müzik
ve gösteri sanatları ile etkileşim içinde olan ve bunları bünyesinde toplayan, mecralararası
bir sanat formudur. Anlatı dili olan sinematografi ise resim sanatıyla daima
çok yakın ve özel bir ilişki içerisinde olmuştur. Sinematografi kompozisyon, perspektif
ve renk gibi normları temelde resim sanatından miras almıştır. Yeni ifade biçimleri
arayan film yapımcıları için, dijital üç boyutlu (3B[1])
sinema heyecan verici ve fırsatlarla dolu bir gelişme olmuştur. 3B sinemanın
anlatı dili stereoskopidir (3B sinematografi). Stereoskopinin
sinematografiden ayrılan en önemli özelliği ise perspektif kurulumunu perde
yüzeyinin önünde ve dışında başlatması, görüntüleri perdenin sınırlarının
dışına taşı(r)masıdır. Kompozisyonu kanvasın dışına taşırmak barok resmin
önemli özelliklerinden biridir. Bu bağlamda barok resim sanatı ve stereoskopi örtüşürler. Bu makale, genel olarak Barok sanatın,
özelde ise Caravaggio’nun resimlerinin, Wim Wenders’in Pina (2011) belgeselindeki Bahar
Ayini (The Rite of Spring) sekansı
üzerindeki etkisini irdelemeyi amaçlamaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 28, 2018 |
Submission Date | March 19, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 40 |
Etik kurallarla ilgili maddelerin uygulanması konusunda etik kurul izni gerektiren çalışmalar için izinlerin alınıp, izinle ilgili bilgilere makalede yer verilmesi hususu kriterlere eklenmiştir. Bu doğrultuda dergimize gönderilen ve aşağıda belirtilen koşullara uyan makaleler için Etik Kurul İzni alınması gerekmektedir.
• Anket, mülakat, odak grup çalışması, gözlem, deney, görüşme teknikleri kullanılarak katılımcılardan veri toplanmasını gerektiren nitel ya da nicel yaklaşımlarla yürütülen her türlü araştırmalar.
Ayrıca;
• Başkalarına ait ölçek, anket, fotoğrafların kullanımı için sahiplerinden izin alınması ve belirtilmesi,
• Kullanılan fikir ve sanat eserleri için telif hakları düzenlemelerine uyulduğunun belirtilmesi gerekmektedir.