Bu çalışmada, Osmanlı pedagoglarının disiplin, ödül ve cezaya dair fikirleri incelenmektedir. Osmanlı dönemi pedagogları, yazdıkları pedagoji eserlerinde ve makalelerinde konuya çeşitli açılardan yaklaştılar. Eğitim hayatında okulda disiplini sağlama adına ceza ve ödüle yer verilmesi gerektiğini savundular.
Eğitimde dayak ve şiddete kesinlikle karşı çıkan Abdullah Vehbi Bey, eğitimde ceza ve şiddet yerine tembih ve güzel muamelenin tercih edilmesi taraftarıydı. Zira ona göre öğrencilere ikincisi ile yaklaşmak her zaman daha çabuk sonuca götürebilirdi.
Musa Kazım Bey’in eğitimde önem verdiği, öğretmenlerin bilmelerini gerekli gördüğü konulardan biri de “Mükâfat ve Mücazat” (Ödül ve ceza) meselesidir. Memlekette adil ve kadirşinas insanların çoğalmasını sağlamak için öğretmenler eğitim hayatında bu iki konuya önem vermelidirler. Öğretmen dersine çalışan, okulun kurallarına uyan öğrencileri taltif etmeli, bunun aksi yönde hareket eden öğrencileri de cezalandırmalıdır.
Süleyman Paşazade Sami Bey’in düşüncesine göre; öğrencilerin her biri doğal olarak öğretmen tarafından sevilmek, takdir edilmek ve mükâfatlandırılmak isterler. Öğretmen ders çalışana, hâl ve hareketlerine dikkat eden öğrencilere iltifat ederse diğer öğrenciler arasında da bu iltifatlara layık olmak isteyenler olacaktır. Yalnız öğretmenin bu konuda dikkat etmesi gereken şey, sadece başarılı öğrencileri değil bunun için çaba harcayan bütün öğrencileri taltif etmesidir.
Sabri Cemil’in fikrince hakiki disiplin, disipline aykırı bir olay olmadan alınan tedbirlerle onu keşfetmek ve olay cereyan etmeden ortadan kaldırmaktır. Öğretmenlerin nüfuzunu kullandığı iyi bir okulda cezaya müracaat etmeye gerek kalmaz.
Journal Section | Makaleler |
---|---|
Authors | |
Publication Date | September 15, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 57 |