Bir yurtseverlik ve kahramanlık oyunu olan Vatan Yahut Silistre; baskıya ve zulme karşı duyduğu tepkiyi dramatik bir biçimde dile getirdiği Gülnihal; saf, iyi niyetli yurtsever bir deniz subayını anlattığı Âkif Bey; görücü yoluyla evlenmeye karşı çıktığı ve bu tür evliliklerin doğurabileceğini felaketleri anlattığı Zavallı Çocuk; sarayda geçen, saray hayatı ve entrikalarını konu alan Kara Belâ ve Harzemşahlar Devleti’nin son hükümdarı Celâleddin Harzemşah’ın hayatını, kahramanlığını ve Moğollara karşı Türk-İslam dünyasını korumak için giriştiği mücadelenin anlatıldığı Celâlettin Harzemşah. Namık Kemal; “Bir milletin güzel söyleyiş kudreti, edebiyatında; edebiyatın da en canlı ifadesi, tiyatroda belli olur.” diyerek bu türü diğer edebiyat türlerine tercih ettiğini belirtir. Ona göre edebiyat, bir davaya yararlı olduğu nispette değer kazanır. Tiyatroyu diğer edebi türlerden üstün tutmasının sebebi, tiyatronun Batı kültüründe oynadığı rolü yakından görmüş, milletini vatan sevgisiyle coşturmak yolunda tiyatrodan faydalanabileceğini anlamış olmasıdır. Namık Kemal’e göre, edebiyatın en güç ve en zorlu kolu olan tiyatro; kitap, gazete ve benzeri basın organlarından daha tesirlidir. Tiyatro göze, kulağa hitap ettiği için diğer edebi türlere göre daha akılda kalıcı, hafızalarda etkisi daha çok olan bir türdür. Halkın eğitiminde tiyatrolar bir araç olarak kullanılabilir ve tiyatroların dili halkın anlayabileceği şekilde olmalıdır. Batı mûsikî, tiyatro gibi sanatlarla gelişmektedir. Namık Kemal, halkın tiyatro vasıtasıyla bilinçlendirilebileceğine inanır. Halka sahip olduğu değerleri hatırlatarak onun kendisine duyduğu güveni yeniden
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | February 28, 2010 |
Published in Issue | Year 2009 Volume: 15 Issue: 39 |