Dünyada ve Türkiye’de sıtma hastalığının mücadelesi çok eskilere dayanmaktadır. Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde sürekli savaşlar devam ettiği için orduda ve sivil halk arasında sıtma hastalığı yoğun bir şekilde görülmüş devlet tedbir almaya çalışmış ancak yeterli olamamıştır. Aynı şekilde Milli Mücadele döneminde de ordu ve sivil halk arasında yoğun bir şekilde sıtma hastalığı ile mücadele edilmiştir. Cumhuriyetin ilanından sonra sıtma hastalığı ile mücadele daha da ciddiye alınarak kanun ve talimatnameler hazırlanmıştır. Sıhhat Vekâleti’nin coğrafi şartları ve hastalığın yoğun bir şekilde görülmesinden dolayı ilk sıtma hastalığı mücadele merkezlerinden birini de Afyonkarahisar’da açtığı görülmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulduktan sonra, düzenli bir şekilde bu hastalıkla mücadele edilerek hasta oranı düşürtülmüştür. Ancak 1939’da II. Dünya Savaşı’nın çıkmasıyla birlikte ülkenin içinde bulunduğu şartlardan dolayı hastalıkta tekrar yoğun bir artış görülmüştür. Bu durumu Afyonkarahisar milletvekilleri dönem dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden dile getirmişler veya hazırladıkları raporlarda belirtmişlerdir. Ayrıca vilayet yöneticileri, basın, şehrin ileri gelenleri seferber olmuş halkı bilinçlendirmeye çalışmışlardır. Ancak savaşın içindeki ekonomik şartlardan dolayı yeterli düzeyde tedbirin alınması ve sıtma hastalığı ile mücadele edilmesi çok kolay olmamıştır. Bu çalışmamızda II.Dünya Savaşı esnasında Afyonkarahisar’da sıtma hastalığı ile yapılan mücadele, literatür kaynakları ışığında ortaya konulmaya çalışılmıştır.
The fight against malaria in the world and Turkey dates back to old times. Because of the ongoing wars in the last period of the Ottoman Empire, malaria was seen intensively in the army and among the civilian people, but the state tried to take precautions but it was not enough. Similarly, during the National Fight period, an intense fight against malaria was waged among the army and the civilian population. After the proclamation of the Republic, the fight against malaria was taken more seriously and laws and regulations were prepared. Due to the geographical conditions and the intense occurrence of the disease, the Ministry of Health opened one of the first centers for fight against malaria in Afyonkarahisar.After the establishment of the Republic of Turkey, the ministry managed to reduce the proportion of patients fighting this disease on a regular basis. However, in 1939, after the outbreak of World War II, the disease intensified again due to the conditions of the country. Afyonkarahisar deputies voiced the case from time to time in Grand National Assembly of Turkey or stated in their reports. In addition, the governors of the province, the press, the notables of the city tried to raise public awareness. However, due to the economic conditions in the war, it was not easy to take adequate measures and fight against malaria.
In this study, the fight against malaria in Afyonkarahisar will be put forward during World War II.
Борьба с малярией в Турции, как и во всем мире, имеет долгую историю. В последние годы существования Османской империи из-за продолжительных войн малярия широко распространилась среди военных и мирного населения, против чего государство предприняло ряд доступных мер, но они оказались недостаточными. Борьба с заболеанием продолжилась и во времена Национальной борьбы. После объявления Республики борьба с малярией превратилась в более серьезную цель, для чего были подготовлены соответствующие законы и указания. Так, в связи с географическими условиями и масштабом распространения болезни один из первых центров по борьбе с малярией был открыт Министерством здравоохранения в Афьонкарахисаре. Благодаря систематической борьбе после создания Турецкой Республики число больных снизилось. Только в 1939 году с наступлением Второй мировой войны из-за внутренних условий болезнь вспыхнула снова. Подобное положение дел не раз затрагивалось депутатами Афьонкарахисара на собраниях правительства или в представленных отчетах. В свою очередь силы главы провинции, прессы, городских лидеров были мобилизованы на предупреждение населения. Однако, из-за военных экономических условий предпринятых мер было недостаточно, и борьба с малярией осложнялась. Данная статья посвящена исследованию борьбы с малярией в Афьонкарахисаре во времена Второй мировой войны, с использованием соответствующей литературы.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 6 Sayı: 4 |
По всем вопросам приема статей и выпуска очередных номеров обращаться в редакцию соответствующего журнала